TATİLİNİZDE EKOLOJİK TARIM GÖNÜLLÜSÜ OLUN – TATUTA’LAR
Gönüllülüğün Yanı Sıra Bir Servis Değiş Tokuşu & Deneyim: Emeğini Ver, Yemek, Yatak, Aile Ve İlgili Konularda Eğitim Al.
Biliyorsunuz, Biz Evde Yokuz olarak kaliteli “boş zaman” geçirmeyi savunuyoruz.
Şezlongda yatarak ya da televizyon karşısında şekerleyerek geçirilen tatiller ve hafta sonları, geriye dönüp baktığımızda hafızamızda ya da hayatımızda hiç yer bırakmayan, yaşanmamış gibi geçen zamanlar. Biz istiyoruz ki, kendimize ayırdığımız zaman kendi fiziksel ya da entellektüel gelişimimize fayda sağlayan bir vakit olsun. Mihenk taşları olarak hafızamızda yer etsin, kişisel zaman tünellerimizde bir anlamı olsun. Biz Evde Yokuz’da paylaştığımız aktiviteleri de hep bu optikte seçtik.
Şimdi de, kendine ayırdığı zamanı hem kaliteli, hem de topluma faydalı geçirmek, bir yandan da sıra dışı bir deneyim edinmek isteyenler için Türkiye’nin dört bir yanından önerilerimiz var. Bir taşla 3 kuş.
Farklı ilgi alanları olanlara cevap verebilmek için 4 farklı deneyim seçtik: Doğa (Caretta Caretta) / Doğa (Yaban Hayat) / Toplum / Ekolojik Tarım. Şimdi Ekolojik Tarım başlığında TaTuTa’ları ele alacağız.
Diğerleri için:
Doğa (Caretta Caretta): Dekamer ve Lisinia Doğa
Doğa (Yaban Hayat): KuzeyDoğa Derneği
Toplum: Düşler Akademisi
Ortak özellikleri şunlar:
1. Klasik gönüllülükten farklı olarak, desteğin karşılıklı olması: Sen onlara bakıyorsun, onlar da sana bakıyorlar. Sen ortaya emeğini koyuyorsun, onlar da sana yemek & konaklama & ilgili konularda eğitim veriyorlar. Bize sorarsanız, bundan iyisi şamda kayısı. 🙂
2. Hepsinin sizi içine alan sıcak bir ahalisi var.
3. Hepsi gönüllülerine eşi olmayan bir deneyim yaşatıyor.
4. Hepsi dünyayı daha güzel bir yer yapıyor.
Eğer siz de yukarıda listelediğimiz ortak özellikleri taşıyan başka “gönülülük kampları “biliyorsanız lütfen yorumlar kısmında paylaşın.
EKOLOJİK TARIM
Badem Toplayan Gönüllüler – Foto Kaynak: Buğday Derneği
TaTuTa’lar
Kendi sağdığınız ineğin sütünden yaptığınız peynirle, tohumlarını bizzat kendinizin ektiği maydanozla ve az sonra tavuğun altından alacağınız yumurtayla yapacağınız omleti yemek üzere bir sabaha uyanmak kulağınıza nasıl geliyor?
Toprakla haşır neşir olmayı ve çiftlik hayatını sevenlere veya kuruttuğu çiçeklerine rağmen mutfağında fesleğen, biber yetiştirmeye heves edenlere göre bir önerimiz var: TaTuTa’lar!
Çok sevdiğimiz Buğday Derneği tarafından gerçekleştirilen “Ekolojik Çiftliklerde Tarım Turizmi ve Gönüllü Bilgi, Tecrübe Takası”nın amacı, Türkiye’de ekolojik tarım kavramının gönüllülük desteği ile yerleşmesini ve devamlılığını sağlamak.
Dünyada çok yaygın bir konsept: Çiftliklerinde veya evlerinde mutfağından tarlasına çeşitli görevlerde yer alıyorsunuz. Onlarda ekolojik bahçelerinden gelen sağlıklı ve leziz yemeklerle karnınızı doyuruyorlar ve köy evlerinde veya çiftliklerinde (bazılarının evleri de ekolojik) konaklatıyorlar. Karnınız tok, sırtınız pek, oh mis… Üstelik bir yandan da tarıma dair bir çok şey öğreniyorsunuz.
TaTuTa ağına dahil olan bütün çiftlikler doğa dostu yöntemlerle tarım yapıp, ekolojik üretim bilincini ve uygulanmasını yerel kalkınmaya katkı sağlayacak şekilde çevreleri ve gönüllüleri ile paylaşıyorlar. Bazı TaTuTa’larsa sadece tarımda değil, 360 derece ekolojikler, örneğin Dedetepe’nin mimarisi de ekolojik prensiplere göre yapılmış.
Türkiye’deki TaTuTalar’ın da dahil olduğu, içinde binlerce çiftlik olan küresel, dev bir ağ var. (WWOOF – www.wwoof.net) Sadece ülkemizde 100’e yakın çiftlik var. Bunların bir kısmında hayvancılık da yapılıyor. Bu ağdan bakıp, ülkemizde ya da gitmek istediğiniz ülkede, ilgi alanınıza, yapmak istediğiniz görevlere, çiftlikte olmasını istediğiniz özelliklere göre filtreleme yapıp, uygun bir çiftlik bulabilirsiniz. (Arama kriterlerini görmek için alttaki tabloyu inceleyin.)
Size uygun TaTuTa’yı bu filtrelemeleri yaparak bulabilirsiniz.
TaTuTa projesinin parçası olmanın 2 farklı yolu var: 1. Katılımcı olmak (gönüllü, stajyer, AGH gibi) 2. Konuk olmak.
– Katılımcı Olmak: İşgücünüzü, bilginizi ve tecrübenizi içeren her türlü desteği gönüllü olarak sağlayarak TaTuTa çiftliklerinde çalışmanız demek. Çalışma karşılığında konaklama ve yemek ihtiyaçlarınız çiftlik tarafından karşılanıyor.
– Konuk Olmak: Çiftlikte çalışma zorunluluğunuz olmadan konaklama ve aldığınız diğer hizmetlerle ilgili mali desteğinizi aracısız olarak çiftliğe vermeniz demek.
Hem ekonomik bir seyahat alternatifi olan, hem de insana kendini geliştirme imkânı sunan TaTuTa’lar sıklıkla gezginler ve doğa dostu seyahat severler tarafından da tercih ediliyor. TaTuTa çiftliklerinde her yaştan yerli yabancı doğa dostu gönüllüler, yerel halk, gezginler ve maceraperestler bir arada, uyum içinde ekolojik üretim yapıyor, öğretiyor ve öğreniyor.
Nedir?
Bir nevi gönüllüler ve TaTuTa’lar arasında karşılıklı ihtiyaç karşılama. Örneğin siz bahçelerdeki ekolojik mamulleri topluyorsunuz, onlar da hem size yemek ve kalacak yer veriyor hem de ekolojik tarım konusunda eğitim sağlıyorlar. Aynı zamanda bazı TaTuTa’larda paralel temalarda kurslar açılıyor, herkes ücret karşılığı bu kurslara katılabiliyor.
Ne Kurslar Var?
TaTuTa’larda permakültüre giriş, şifalı bitkiler atölyesi, fitoterapi, homeopati, doğal yapı atölyesi, doğa gözlem, çocuk kampları gibi birçok kurs gerçekleştiriliyor. TaTuTa’lar kar amacı gütmese de masraflarını çevirmeleri gerektiği için bu kurslar ücretli. Fiyat bilgilerini sitelerinden görüntüleyebilirsiniz.
Katılımcıların Bir Günü Nasıl Geçiyor?
Yapılacak işler her TaTuTa’nın o günlük ya da dönemlik ihtiyacına göre değişiyor. Başvururken görev almak istediğiniz alanları belirtebiliyorsunuz.
Refikler Çiftliği, Fethiye / Foto Kaynak: Buğday Derneği
Nasıl Başvuruluyor?
Öncelikle http://www.tatuta.org/?p=26&lang=tr adresinden üyelik kaydı yaptırmanız gerekiyor. Üyelik kaydı yaparak tüm çiftliklerin ayrıntılı profillerini, gönüllü taleplerini, ne gibi işler olduğunu ve ziyaretçi yorumlarını görüntüleyebiliyor, internet kullanan çiftliklerle “çiftçiye iletmek istedikleriniz” bölümünden doğrudan temasa geçme fırsatı elde ediyorsunuz. Aklınıza takılan tüm sorunların yanıtlarını Buğday Derneği adına çiftlik rezervasyonlarını yapan GENÇTUR’dan edinebilirsiniz. Ziyaret etmek istediğiniz çiftlikte gönüllü veya konuk olma konusunda karar verdikten sonra hangi tarihlerde ziyaret edeceğiniz ve ilgili diğer detayları çiftçi aile ile görüşerek seyahatinizi programlıyorsunuz. (18 yaşından küçükler sadece refakatçileri vasıtası ile sisteme dâhil olabiliyorlar.)
Nerede?
Türkiye’de Marmara’dan Doğu Anadolu’ya kadar 8’i Çanakkale’de, 17’si Muğla’da, 6’sı Antalya’da, 8’i Samsun’da, 5’i Artvin’de olmak üzere toplamda 92 tane TaTuTa çiftliği var.
Ne Zaman?
TaTuTalar yıl boyu açıklar. Bununla birlikte her çiftlik kendi takvimini kendi belirliyor. Hangisinde, ne zaman, hangi işe ihtiyaç olduğuna http://www.tatuta.org/?p=1&lang=tr adresinden ulaşabilirsiniz.
Ne Kadar Süre İle?
Her TaTuTa’nın farklı kapasitesi var.Genel olarak çoğu ev sahibi gönüllülerden en az 1 hafta kalmalarını bekliyor. Konuk olarak ziyarette ise istediğiniz kadar kısa kalabilirsiniz. Bu bilgileri ağlarına kayıt olarak görüntüleyebilir ya da gitmek istediğiniz TaTuTa ile yazışarak öğrenebilirsiniz.
Dedetepe Çiftliği / Foto Kaynak: Buğday Derneği
Kime Uygun?
Farklı bir deneyim yaşamak isteyen maceracılara, ekolojik tarım öğrenmek isteyenlere, alternatif tatilcilere ve doğa dostu gönüllülere uygun. Bazı çiftliklerde işler yoğunken bazısında oldukça kolay işler olabiliyor, dönemine göre. 7-8 saat maksimum, kimi yerde 5, kimi yerde 6 saat gibi de olabiliyor. Bu inek sağmaktan, çapa yapmaya kadar çeşitli işler olabilir. Bu bilgiler her ev sahibinin sayfasında belirtilmiş durumda.
Ne götürmeli?
Varsa kendi aletinizi, götürün. Yoksa sıkıntı yok, onlar da sağlayabiliyor.
İletişim İçin
http://www.tatuta.org/?p=0&lang=tr
TaTuTa ziyaretçi işlemleri Gençtur tarafından yapılmaktadır. Gençtur temsilcisi: Zafer Yılmaz
Türkiye Tatuta (WWOOFing) Haritası
Ekolojik tarım gönüllülükleri, gelecek nesiller için daha sağlıklı bir çevre ve gıda kaynaklarına erişim konusunda çok önemli .. Çalışmalarınız ve bilgilendirmeler için teşekkür ediyoruz
Makedonya Ohrid şehrinde yaşıyorum. 630 m2lil sera ve toplamda 11000m2 bir arazide organik tarım ve hayvancılıkla uğraşıyorum. 2 sene önce ben gönüllü olarak Türkiye’ye gelmeyi düşünürken simdi burası için gönüllü arıyorum. Yardımcı olurmusunuz?
Merhaba
Tarım arazinizde gönüllü olarak çalışmak istiyorum.
O zaman Tatuta’lar ile irtibata geçin
Merhabalar Sezer Bey
İlanınız epey eski tarihli ama hâlen geçerli ise, biz eşimle gelmek isteriz?
Mayıs ayı size uygun olur mu?
İhtiyaçlarınız nelerdir?
Biz size ne kadar katkı sunabiliriz?
Detaylı Görüşmek isteriz tabi ki
0532 727 91 77
Füsun Çil Taşlı
Eşim Derya Taşlı (0532 233 86 66)
Ben bozcaada dataşıyorum ineklerim var 2,5 dönüm lavanta tarlam var 2 dönümde bodur zeytinliğim var birde 2 dönüme yakın sebze dktiğim bahçem var kdndimde de doğal ev reçelleri yapıp stantımda satıyorum acaba bende gönüllü almsk istesem alabiliyormuyum
Buğday Derneği ile iletişime geçerseniz yardımcı olurlar
hala gönüllü arıyorsunanız iletişime geçebileceğimiz bir kanal varsa gönüllülük hakkında sizle konuşmak isterim bu yaz için.
Yalova gülderman çiftliği de aynı sistemde çalışıyor
Merhaba,
3 ve 6 yaş çocukla katılmak zorlu mu olur sizce?
merhaba 16 yasında oglu icin yaz tatilini degerlendirmek amacıyla bir ciftlik dusunuyorum nasıl yardımcı olabilirsiniz
Bu yazıdan bilgi alabilirsiniz
12 ve 14 yaşında 2 oğlum var yazın bu çiftlikleri denemek istiyoruz bilgi verebilirmisiniz tesekkurler
Çok keyifli olur çocuklar için
Yazıdaki bilgleri inceleyip ilgili çiftlikle temasa geçebilirsiiz
Merhabalar, siz deneyimlediniz mi ? Deneyimlediyseniz nerede? Bayan öğrenci olduğumuz için merak ediyorum yeterince güvenli mi? Teşekkürler.
Biz bugüne kadar hiç bir sıkıntı yaşamadık
Merhaba,ben 56yaşında emekliyim.Bu sene NKÜ de seracılık bölümünde okuyorum.Bu yıl stajyer olarak çiftliklerinizin birinde çalışmak istiyorum.Bundan sonraki yaşamımmı doğayı korumaya adayacağım.İyi ki varsınız.
Begeniyor ve ilgileniyorum.bu organizasyona dahil olmak isterim.
O zaman ilgilendiğiniz çiftlikle derhal temasa geçin deriz 🙂
Katilmayi cok isterim. Yangelip yatmak yerine bu tarz bir tatili tercih ederim.bu organizasyonun duyulup yayilmasi icin elimden geleni yapacagim. Herkese kolay gelsin..
Harikasın Mine! Çok teşekkürler
AMACIMIZ
Lisinia projesi, destek ve hibe kabul etmeyen bir doğa projesidir. Doğanın ve Lisinia’nın yeniden dirilişi, Burdur’dan, Burdur Gölü’nün kıyısından eski bir Psidya şehri olan Lisinia şehrinden şu an tüm Türkiye’ye yayılmış olan ve ileriki dönemde tüm dünyaya yayılacak olan bir aydınlanma projesidir. Bize göre bir ışıktır, pırıltı ve umuttur bu proje, şehrin ismi gibi. Kime umuttur? Hızla bozulan doğa için bir umut. Çocukların, gençlerin sağlıklı yaşaması için bir umut. Kansersiz yaşam için bir umuttur. Yani üç beş yaşında, gencecik, hatta anne karnındayken kanserle tanışan ve şu an aramızda olmayanların ‘’BEN KANSERDEN ÖLMEĞİ HAKEDİCEK HİÇBİR SUÇ İŞLEMEDİM‘’ haykırışlarının projesidir. Evet, tamamıyla bir doğa ve anti-kanser projesidir.
Biz destek alan bir proje değiliz. Tek kuruş dahi yardım almadık. Bu projeyi yaparken tek sorumluluğumuz ülkemize ve insanlarımızadır. Bunun dışında hiçbir kuvvetin proje üzerinde etkisi yoktur, proje süresince de hiçbir yardım ve hibe kabul edilmeyecektir.
Biz GDO’ lu bir proje değiliz. Ülkemizin ve insanların projesiyiz ve hatta artık bir dünya projesi olma yolunda ilerliyoruz.
Ben babamı, 2 dedemi kanserden kaybettim. Annem de hala akciğer kanseriyle pençeleşiyor. Dolayısıyla ben de kansere yatkın biriyim. Belki de kanserim… Sanmayın ki bu projeyi kendi kanser korkularımdan yaptım. Çünkü kanserin uğramadığı aile kalmadı ki artık… Hiç kimse bilerek kanser olmuyor ki. Her geçen gün doğa hızla bozuluyor ve insanların, hayvanların, bitkilerin yaşam alanları hızla yok oluyor. Dünyanın dört bir yanını zararlı kimyasallar kirletmiş durumda. Bozulmamış doğa alanları, kimyasala bulaşmamış gıdalar yok mu? Tabii ki var. İşte biz bu yaşam alanlarının kirletilmemesi için yola çıktık, eskiden olduğu gibi. Psidya şehri Lisinia’da olduğu gibi.
Veteriner Hekim Öztürk Sarıca
PROJELERİMİZ
ZARARLI KİMYASALLAR ve ANTİ-KANSER PROJESİ
Zararlı kimyasallar ve kanserojen maddelerle ilgili araştırmalar yapıyoruz. Bunlar ve bunlardan nasıl uzak duracağımız hakkında bilgilendirmeler yapıp somut olarak gösterimlerde bulunuyoruz. Bu şekilde insanları kansere giden yolda bilinçlendirip uzak durmalarını sağlamayı amaçlıyoruz.
EKOLOJİK ÜRETİM VE DOĞA DOSTU TARIM UYGULAMALARI
Günümüz bitkisel üretiminde daha bol ve göze hitap eden ürünler elde edebilmek için insan sağlığı hiçe sayılmaktadır. Bu üretimlerde hibrit ya da gdo lu tohumlar kullanılmakta ve buda yetmiyormuş gibi pek çok zararlı ya da kanserojen kimyasal madde uygulanması yapılmaktadır. Bize göre bu dünyanın toprakları bu dünyanın insanlarını hibrit, gdo ve kimyasala gerek olmaksızın doyurmaya yeter. Biz proje alanımızda ekolojik ve doğa dostu tarım uygulamaları yaparak hiçbir kimyasal kullanmadan 200 ton domates, altın çilek, kavun karpuz, fasulye, biber, pepino ve daha birçok meyve üretimi yapmayı başardık. Böylece kimyasal kullanmadan doğayı, toprağı, suyu kirletmeden üretim yapılabileceğini göstermiş olduk.
YÖRESEL HAYVAN ve BİTKİ TÜRLERİNİN ÜRETİMİ, GEN MUHAFAZASI PROJESİ
Genetiği ile oynanmış hayvan ve bitki türleri insan sağlığına ve ekolojik çeşitliliğe zarar vermektedir. Bu hayvan ve bitkiler genleri bozulmamış hayvan ve bitkilerin genlerinin mutasyona uğramasına neden olarak ve götürüldükleri yerlere kendi türlerine ait hastalıkları taşıyarak gelecek yıllardaki yok oluşa ve açlığa neden olabilirler.
Biz alanımızda yöresel honamlı keçisi, kıl keçisi ve sığır ırkları üzerine çalışmalar yapmaktayız. Yöresel bitki üretiminde de Domates, biber, patlıcan, fasulye, salatalık, kavun ve karpuz türlerinde başarı sağladık. Türkiye’nin doğasında bulunan yabani meyveler üzerinde de çalışmalar yapmaktayız.
YABAN HAYATI REHABİLİTASYON MERKEZİ PROJESİ
Alanımızda Temmuz 2011 de yaban hayatı rehabilitasyon merkezi kurduk. Merkez on yıllık süre ile Çevre Bakanlığı’na bedelsiz olarak hibe edilmiştir. Merkezin yönetimi Çevre Bakanlığı’nda olup, hayvanların beslenmesi ve merkezin tüm giderleri tarafımızdan karşılanmaktadır. Yaban hayatı rehabilitasyon merkezimizde şu ana kadar Burdur ve çevre illerden gelen 44 tane yabani kuş tedavi edilerek doğal hayatına kazandırılmıştır. Şu an merkezimizdeki yaban hayvanlarımız; 16 şahin, peçeli baykuş, 5 leylek, yılan kartalı, 2 gök doğan, atmaca, domuz,3 ördek, angıt, sakar meke, kerkenes olmak üzere toplam 33 tane yaban hayvanımız bulunmaktadır.
BURDUR GÖLÜ ve İÇME SULARINDAKİ ZARARLI KİMYASALLAR PROJESİ
İklimsel değişiklikler, göl çevresindeki yoğun tarımsal ve hayvansal faaliyetler ve en önemlisi gölü besleyen akarsular üzerine kurulan göletler Burdur Gölü nü her geçen gün hızla yok etmektedir. Biz proje alanımızda suyun yer altından taşınımı ve damlama sulama sistemi kullanarak %75 su tasarrufu yapmayı başardık.
Son yıllarda artan endüstri ve maden faaliyetleri sonucu içme suları arsenik, cıva ve krom gibi zararlı ve kanserojen kimyasallarla kirlenmiş durumda. Bu konuyla ilgili olarak proje alanımızda araştırma ve bilinçlendirme çalışmaları yapmaktayız.
KULLANILAN ENERJİ YÖNTEMLERİNİN ZARARLI ETKİLERİ VE YENİLENEBİLİR ENERJİ YÖNTEMLERİ PROJESİ
Biz projemizi yenilenebilir enerji kaynakları üzerine kurduk. Güneşten ve rüzgardan enerji elde etmek çok ta zor değil. Şunu da biliyoruz ki asıl sorun elde edilebilir enerjinin depolanmasında, güneş ve rüzgarın yokluğunda bu depolanmış enerjinin tekrar kullanımında. Bakarsınız yeni bir enerji üretme yöntemi de Lisinia’dan çıkar. Sonucu olur veya olmaz. Sonuçta bu proje dikkat çekme projesidir. Bu konulara dikkat çekme projesi. Unutmayalım ki son yüzyılın savaşlarının büyük bir bölümü zengin doğalgaz ve petrol yataklarına sahip olmak isteyen ülkelerin savaşıdır. Bu savaşlar değil mi ki hem insanları hem de doğayı öldürüyor.
BİTKİ, HAYVAN ve İNSAN HASTALIKLARINDA HOMEOPATİ ve BİTKİSEL TEDAVİ YÖNTEMLERİ PROJESİ
Biz kesinlikle modern tıbbi tedavilere karşı değiliz. Fitoterapi ve homeopati gibi alternatif tedavi yöntemlerinin destekleyici olduğuna inanıyoruz. Bu tedavi yöntemlerinin modern tıbbi tedavinin sonuçsuz kaldığı durumlarda zaman zaman insan sağlığı için kurtarıcı olabileceğini düşünüyoruz.
Fitoterapi: Tıbbi özelliği olan bitkilerin, kimyasallarından arındırılmadan, yüksek miktarda içerdiği etken madde esas alınarak yapılan tedavidir.
Homeopati: Özünde doğal, bütüncül ve yan etkisiz bir tedavi yöntemidir. Her insanın kendine özgü bir vücudu ve sağlık durumu olduğunu kabul eden, hastanın sözel hikayesine başvurularak hastalığın benzeri bitkilerle ve maddelerle uygulanan, bütünüyle doğal yöntemler kullanan, fiziksel, zihinsel, ruhsal ve duygusal iyileşmede etkili bir tedavi yöntemidir.
DOĞA EĞİTİMİ PROJESİ
Örgün eğitimde olduğu gibi, doğa eğitimi derslerinin de okul öncesinden başlayarak, eğitim süresince devam etmesinden yanayız. Devlet tarafından verilen, hala müfredatta olan çevre eğitimleri dışında alanımızda bir doğa okulu kurmayı hedefliyoruz. Müfredatı MEB, bu konuyla ilgili sivil toplum kuruluşları tarafından oluşturulacak olan okulun kapıları her yaştan insana açık olacaktır. Belki de bir dedeyle torun gelip bizden eğitim alır. Eminim hepimizin bu şekilde oluşturulmuş bir doğa eğitimine ihtiyacı var.
GÖNÜLLÜ DOĞA KORUCUSU PROJESİ
Ülkemizin gerçekten bozulmamış doğası ve çoğu ülkelere göre daha temiz doğa alanları bulunmakta. Fakat gerek insanların çıkar kaygısı gerekse yanlış politikalarla bu alanlar şu anda tehlike altında. Şu da bir gerçek ki doğa dostluğunu ve doğa sevgisini bir adım öteye taşıyan insanlar da çokça var. Bu yüzden geleceğini ve çocuklarını düşünen herkesi gönüllü doğa korucusu olmaya davet ediyoruz. Amacımız devlet ve sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte ortaya konulmuş bir eğitim sürecinden sonra bu eğitime katılanlara sorumluluklar vererek gönüllü birer doğa korucusu haline getirmektir.
İnternet Sitesi
http://www.lisinia.com
Çom yoğun bir iş temposunda çalışoyorum ama hafta sonlarında yapabilirim çokta keyifli olur süre kısıtlaması varmı nasıl başvurabilirim
Her çiftliğin kendi kuralları var. İlgilendiğiniz çiftlik için araştırmanız gerekir
Cok detayli ve yararli bi arastirma olmus. Ozellikle tatutalar ve detaylarini hep merak ederdim. Tesekkurler biz evde yokuz 🙂
keyifle…
Biz de geçen hafta kızımla Narköy Organik Tarım Çiftliği’nde kızımla gönüllü olarak çalıştık. İnanılmaz deneyimlerdi yaşadıklarımız… Doğayı seven herkesin deneyimlemesi gereken bir alternatif…
Bunu duyduğumuza çok sevindik!!!
Deneyimini paylaştığın için çok sağol.
Biz küçük bir ilçede yaşıyoruz tarımsal kalkınma kooperatifi mız var yöresel ürünler üretiyoruz .7 kadın 7 çuval unla güçlerimizi birleştirerek hayallerimizin gerçek olacağına inanarak bir üretim yolculuğuna çıktık .tarhana, erişte, salça, kuru domatez ,degişik reçeller yapıyoruz . Bizde eşme kadın kooperatifi olarak gönüllü çalışmak isteyeni ağırlamak isteriz
merhaba bende buna bende buna benzer iş yapmak istiyorum benımde arazim var ama bu konuda bana yardımcı olacak fikir verecek kısaca ilham verecek birini arıyorum bu konuda yardımcı olursanız sevinirim
Buğday Derneği’ne danışın deriz.
tv izledim benim çok hoşuma gitti katılmak isterim yaşım 50 ama. Genç ve aktif dinamiğim daha detaylı bilgi edinmek isterim inş yaş sınırı yoktur gençlere taş cikartirim 15 gün kalabilirim nereye nasıl başvuru yapacağım tsk
Sermin Hanım merhabalar,
Hiç yaştan yana endişeniz olmasın. Size uygun bir görev illa vardır. Yazımızdaki Nasıl Başvuruluyor başlığında bilgileri bulabilirsiniz.
Okullar tatil olunca kesinlikle deneyimleri istediğim bir katılım. İzmirde Nerede var. Kesinlikle zincirin bir parçası olmak istediğim bir oluşum.
Selam Sibel,
Senin için en uygun TaTuTa’yı websitelerinden bulabilirsin: http://www.tatuta.org
Arama motoru İngilizce malesef. Ama bu yazıdaki tabloda onu da tercüme ettik ve aynı sıraya göre dizdik. Tablodan destek alabilirsin.
Şimdiden iyi TaTuta’lar :)))
Okullar tatil olunca kesinlikle deneyimleri istediğim bir katılım. İzmirde Nerede var
Kendim horticultur muhendisiyim basarelar dilerim kiminle temasa gecebilirim bir imeyl adres benim imeyladresime gunderebilirmisinis saygilar arjeta
Bu tip tatil imkanlarini bizim memlekette de sagladiginiz icin tesekkür ederim.katilmayi cok isterim ama yasimdan ötürü bir ise yariyacagimi sanmiyorum.
Merhaba Duygu ve Bilgehan,
Umarım iyisinizdir.
Yayınladığınız “Alternatif Tatiller” adlı yazı dizisini inceledim ve bir başka alternatif seçenek hemen aklıma geldi. Sizinle paylaşmak/size hatırlatmak istedim.
Görüşmek üzere. Kolay gelsin…
Doğa için bir gönüllülük projesi olan “lisinia”…
http://www.lisinia.com