GÖKÇETEPE – YATAKKAYA ŞELALESİ PARKURU, YALOVA

Buyrun “İmdat Beton” hattımızdan size yemyeşil bir hafta sonu önerisi daha: Gökçetepe Yatakkaya Şelalesi Parkuru.

Bu yazımızda hem rota detaylarını verdik, hem de hazır Yalova’ya gelmişken buradaki başka neler yapabileceğinizden bahsettik.

Gökçetepe – Yatakkaya Şelalesi Parkuru

Gökçetepe-Yatakkaya Şelalesi rotasını 2021 yazında açıldı. Tek yönü 4,5 saat sürüyor. Tamamı işaretli, rehbersiz kolayca yürüyebileceğiniz bir parkur.

En sevdiğimiz yanları;
– Toprak yollardan değil insana doğada olduğunu hissettiren patikalardan geçmesi,
– Uzun olması (1-2 saat süren rotalar bizi kesmiyor)
– Güzel bir şelale ile final yapması.

Başlangıç Noktası: Konum için tıklayın. Burada bir restoran bulunuyor.
Bitiş Noktası: Konum için tıklayın.

Hangi yönden başladığınız önem taşımıyor.

Zorluk Derecesi

Parkura gelirsek; zor değil, pek eğim ya da zorlu zemin yok. Sadece şelaleye inen 100 metre zorlayabilir ama o da zaten opsiyonel. Ben ayağımı kırmış olmama rağmen rahatça yürüyebildim.

Parkur başladığı yerde bitmiyor. Yani ya birisinin sizi çıkıştan alması ya da dönüşünü de (4,5 saat x 2) yürümeniz lazım. Ama bu sizi caydırmasın. Her zaman birkaç saat yürüyüp geri dönme şansınız var.

Yatakkaya Şelalesi


Şelale parkurun bitiş noktasına çok yakın. Eğer 4,5 saat yürümeden sadece şelaleyi görmek isterseniz bitiş noktasına gidin. 500 metre sonra şelaleye varıyorsunuz. Ancak patika şelalenin üzerinde kalıyor. Aşağı inmek için 100 metre biraz zorlu bir yoldan yürümeniz lazım.

Tüyolar

  • Yanınızda su götürün mutlaka ama rotanın başında sonunda ve ortasında içilebilen çeşmeler var.
  • Telefon çekmiyor.
  • Son olarak hem kampta, hem de rotada kene spreyi sıkmayı unutmayın. Olur da kene gelirse sakın çekerek çıkartmayın. Kafasının içeride kalması durumunda büyük sağlık problemlerine sebep olabiliyor.

Konaklama İçin: Cevizli Bahçe Kamp

Parkur üzerinde kamp alanı bulunmuyor. Kampınızı Gökçetepe-Yatakkaya Şelalesi yürüyüş parkuruna araçla yarım saat mesafedeki Cevizli Bahçe Kamp’a atabilirsiniz. Hem karavan, hem de çadır kabul ediyorlar.

Emekli olmuş tatlı bir çift işletiyor. Kocaman ağaçların içinde, gölge sıkıntısı yok. İçinden bir dere geçiyor. Akşam ateş yakmak için şömine veriyorlar. Ama hafta sonu kalabalık olacaktır. Kampta da kene spreyi sıkın. Adres: Merkez, 1 Cadde No:273, Kurtköy Tel: +905419734342 Websitesi ve konum için tıklayın.

Yalova’da Yeme-İçme

Burada bir dipnot vermemiz gerekir ki Yalova’nın kendine has yöresel lezzetleri çok sınırlı. Çünkü kendisi bir göçmen şehri olduğundan köklü ve etnik bir mutfak kültürü yok. Lazı, Kafkası, Balkanı her gelen kendinden bir lezzeti beraberinde getirmiş ve ortaya karma bir mutfak çıkmış. Aynı sebepten ötürü Yalova’ya geldiğinizde hem Lazların kuymağı hem de Kafkasların hinkali gibi çeşitli göçmen lezzetlerini bir arada bulabiliyorsunuz.

Yalova Sütlüsü

Yalova Sütlüsü hem Yalova’ya özgü bir tatlının hem de mekanın adı. Kendisi güllaç ile sütlü nuriye arası bir kıvamı olan Yalova’nın ilk tescilli tatlısı. Sunum olarak mevsim meyveleri veya kesme dondurma ile sunuluyor. Tatlıyla aranız varsa gelmişken denenebilir. Adres: Süleyman Bey, Cengiz Koçal Cad. 9/A, 77100 Yalova Tel: (0226) 813 77 99 Websitesi ve konum için tıklayın.

Sepetçioğlu Restaurant

Yalova üzerinden Bursa’ya giderken yol üzerinde kalan, yeşillikler içinde, serpme kahvalltısı ve keçiboynuzu pekmezi ile meşhur bir mekan. Akşama kalmış olursa tandırı da denenebilir. Kışın bahçe manzaralı şömineli bir kısmı da var. Adres: Bursa Yolu 6. Km, 77100 Soğucak/Yalova Merkez Tel: (0226) 831 50 51 Konum için tıklayın.

Dağıstan Lokantası

Yalova’da bir Dağıstan yani Kuzey Kafkasya köyü olan Güneyköy’ün geleneksel lezzeti hinkali tadabileceğiniz bir adres. Hinkal içi bol dolgulu ve bizim mantımızdan daha büyük bir mantı türü. O da üzerine yoğurt ile servis ediliyor. Adres: Merkez, Güneyköy Köyü Yolu, 77200 Güneyköy/Yalova Merkez Konum için tıklayın.

Yalova’ya Ulaşım

İstanbul’un Avrupa yakasından geliyorsanız Yenikapı’dan İDO feribotuyla Yalova’ya geçiş 70 dakika kadar sürüyor. Hem araba sürmekle ve trafikle enerjinizi harcamamış yürüyüş parkuruna saklamış olursunuz hem de güne deniz manzaralı bir kahvaltıyla başlarsınız.

Eğer Anadolu yakasından gelecekseniz de yine İDO’nun Pendik iskelesinden kalkan arabalı feribotları var. O da 45 dakika kadar sürüyor.

İlla ki karadan gelecekseniz de kesinlikle Osmangazi Köprüsü üzerinden gelin ve körfezi dönmekle yolu uzatmayıp zaman kazanın deriz.

Yalova’ya Gelmişken

Yürüyen Köşk

İDO ile Yalova limanına indiğiniz anda hemen ona 2 dakika mesafede nam-ı diğer Yürüyen Köşk olan Atatürk Köşkü’nü de mutlaka görün deriz. Bu köşk, Atatürk’ün Anadolu’ya geçerken mola vermek ve çalışmak için kullandığı ikametgah olması ile biliniyor. Köşkün kelimenin tam anlamıyla “yürütülmüş” olduğu ise gerçek. Koca köşk olduğu gibi gibi 4 metre yana kaydırılmış. Neden mi? Çünkü buradaki çınar ağacı köşkün çatısına zarar veriyormuş. Ama Atatürk ağacın dalının kesilmesine razı gelememiş ve onun yerine köşkün olduğu gibi kaydırılmasını emretmiş. Kendisinin doğa sevgisi bir kez daha bize şapka çıkarttı ve gurur kaynağımız oldu. İçerisinde kendisinin şahsi eşyaları sergileniyor. Konum için tıklayın.

Termal Atatürk Köşkü

Atatürk’ün “benim şehrim” dediği Yalova’daki hatıraları Yürüyen Köşk ile sınırlı değil. İskeleye yarım saat mesafedeki Termal ilçesinde de bir Atatürk Köşkü bulunuyor. Köşk, Cumhuriyet Dönemi mimarlığının erken dönem örneklerinden biri sayılıyor. 1929’da 38 günde tamamen ahşaptan yapılmış olan köşk, zamanında çok partili sisteme geçiş, Yerli Malı Haftası, Türk Tarih ve Türk Dil Kurumu’nun kurulması, Kur’an-ı Kerim’in Türkçeleştirilmesi gibi inkılapların temelinin atıldığı yer olması ile biliniyor. On bir odalı ve iki katlı olan, eşyaları da olduğu gibi korunmuş olan köşk, pazartesileri hariç müze ev olarak ziyaret edilebiliyor. Köşkte döneminin en önemli ressamlarından Ayvazoski ve Nurettin Niyazi’ye ait tablolar, İran ve Hereke halıları, dünyanın dört bir yanından gönderilmiş hediyeler ve Atatürk’ün anneannesinden kalan kanaviçeli seccade bulunuyor. Konum için tıklayın.

Karaca Arboretumu

Yalova-Termal karayolu üzerinde bulunan Karaca Arboretumu, Toprak Dedemiz, TEMA Vakfı kurucusu, 2020’de 97 yaşında kaybettiğimiz doğa sevdalısı Hayrettin Karaca’nın bizlere armağanı hatta mirası. 1980’de kendisi tarafından kurulmuş olan ve hayatının son yıllarına kadar da bizzat kendisinin ilgilendiği, büyüttüğü ve geliştirdiği arboretum 135.000 metrekarelik bir alana yayılan ağaç müzesi. Alanında Uluslararası ödüllere sahip dünyanın sayılı arboretumlarından olan Karaca Arboretum’u içinde Türkiye’nin endemik bitki türleri dahil olmak üzere her kıtadan 7000 kadar bitki türü bulunuyor. Giriş için cüzi bir miktar ödeniyor. Zaten alınan tüm ücret buradaki bitkilerin bakımına gidiyor. Günden güne çölleştiğimiz bir dönemde, pamuklara sarıp saklamalık, çok kıymetli bir yer. Konum için tıklayın.

Güneyköy

Yalova’nın bir ilçesi olan Güneyköy, 1896’da Dağıstan’dan gelen Dağıstanlı göçmenler tarafından kurulmuş. Dağıstan neresi derseniz Rusya’ya bağlı, özerk bir Kuzey Kafkasya cumhuriyeti. Dağıstan mutfağı ise hinkal denilen mantısı ile meşhu. Köy merkezindeki mantıcılarda tadına bakabilirsiniz. Bir de duyduğumuza göre Güneyköy kaya tırmanışı için de ideal yerlerdenmiş. Konum için tıklayın.

Yalova Termal Kaplıcalar

Kaplıcalar bizi pek cezbeden yerler değiller ama Yalova’nın en temel turizim noktalarından biri olduğu için vermeden geçmeyelim istedik. Yalova’nın termal sularının çıktığı ilçesinin ismi de zaten Termal. Buradaki kalsiyum, sülfat ve florür zengini şifalı suların halka açılmasına 1938’de Atatürk ön ayak olmuş. Çevrede bu suları halka sunan birçok otel işletmesi mevcut. Odak noktanız termal sulardan yana olacaksa konaklamayı düşünebilirsiniz. Konum için tıklayın.

Sudüşen Şelalesi

Yine Termal ilçesine bağlı Sudüşen Şelalesi de doğa yürüyüşü için tercih edebileceğiniz seçeneklerden. Üvezpınar Köyü’ne 6 kilometre mesafede kalan şelaleye giden yol, rahat bir yürüyüş imkanı veriyor. Şelaleye çıkarken baraj gölü, Marmara Denizi ve orman faunası manzarası ile karşılaşıyorsunuz. Denizden 120 metre yükseklikte her mevsim yeşili gören bir panorama tepesi de var. Konum için tıklayın.

Oylat Şelalesi

Hazır Yalova’ya gelmişken, Bursa’nın İnegöl ilçesine bağlı, Oylat Şelalesi parkurunu da yürümek isteyebilirsiniz. Orta zorlukta bir parkur. Toplam 1 saat süren patika ve engebeli bir yol yapıyorsuuz. Parkurun sonunda karşınıza çıkan manzara müthiş. Şelaleye çıkıp yüzme şansınız da var ama bu kısım biraz riskli çünkü kayalıklar biraz kaygan ve tehlikeli. Duyduğumuza göre ayağı kırılıp helikopterle kurtarılan çok olmuş. Konum için tıklayın.

5 Comments

  1. Kendine güvenen güleryüzlü cana yakın egosuz koca yürekli doğa severler ,Sizlerle tanıştığıma çok memnun oldum .Yeniden görüşebilmek dileğiyle.

  2. Harikasınız! Yazıları zevkle okuyorum. Bir de şu ankara hakkında bi yazsanız da bir okusak doya doya.

    1. Çok teşekkürler. Biz de çok istiyoruz Ankara’yı deneyimleyip rehberlerini oluşturmak. Bakalım ne zaman…

  3. ‘İmdat beton hattı’ hahahaha, ya o kadar tatlısınız ve bu işi o kadar güzel beceriyorsunuz ki eklenecek bir şey bile yok, sizi çok seviyorum

    1. Canım Ezgi <3
      Nasıl mutlue ettin bizi tarif edemem. Motivasyon için çok teşekkürler

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir