MUMBAİ GEZİLECEK YERLER & 18 BOMBAY KLASİĞİ, HİNDİSTAN
Her gün 40.000 siyah taksinin işlediği, her bir kilometrekare başına 29.000 insanın ama her 1 milyon insana sadece 17 umumi tuvaletin düştüğü, iş çıkış saatinde 1800 kişi kapasiteli trenlerin 7000 kişi ile dolduğu ve şu güne kadar yaklaşık 70.000 Bollywood filminin çekildiği Mumbai’ye hoş geliyorsunuz! 🙂
Hindistan için sıkça “tezatların ülkesi” denir ya, bunu en yoğun yaşayacağınız yer Mumbai. Dünyanın en pahalı evi de burada (aşağıda göreceğiniz Antilla Binası), ev niyetine karton kutuda yaşayan ailelerden oluşan dünyanın en büyük varoşu da. İçinde büyük suçlular da var, sanatçılar da, egzotik kuşlar da var binlerce sokak köpeği de. Mumbai’yi karakterize eden 2 şey varsa birisi bu tezat, bir diğeri de Bollywood. Dolayısı ile burada en çok görmenizi isteyeceğimiz şeyler ya birini, ya da diğerini içeriyor.
Nasıl ki New York’a, Hollywood filmlerinden aşinaysak, Bollywood filmlerinden de Mumbai’ye aşinayız. Film endüstrisinin kalbi de burada, moda endüstrisinin de, finansın da… En yüksek emlak fiyatları da burada, en fazla trafikde, en ateşli din çatışmaları da… Kısacası burada her kasttan, her dinden, her sektörden her tür insan var. Hatta öyle ki bu şehirdeki karışım, dile de yansımış. Şehir kendi dilini yaratmış. İsmi Bambaiyya Hindi. Şehrin kendi dili gibi kendine ait bir ritmi de var ve buna alışmak o kadar da kolay olmuyor.
Mumbai tam bir kaos. Hindistan’da görülecek çok yer var ve çoğu da Mumbai’den çok daha enteresan yerler. “Hindistan’daki sınırlı zamanınızı Mumbai’ye harcayacağınıza şuraları gezin” diyeceğiz ama biliyorum ki insan darlanacaksa da illa bi kendi gözleri ile “darlanmak” istiyor. 🙂 Bizi dinleyip rotanızı değiştirecek olursanız da önerdiğimiz rota Hindistan Gezi Rehberi‘mizde var.
MUMBAİ = BOMBAY
Önce kafa karışklığını gidermek adına Mumbai ve Bombay’in aynı yer olduğundan başlayalım. Kolonicilik yıllarında Portekizler geldiğinde buraya güzel koy anlamına gelen “Bombaim” ismini takmışlar. Daha sonra İngilizler gelince Bombaim bozularak Bombay olmuş. Bombay ismini tatsız İngiliz sömürgeciliği yıllarının bir devamı olarak gören yerel yönetim 1995’te Bombay’in ismini yerellerin dilindeki ismi olan Mumbai’ye çevirmiş. Mumbai ismi de buranın yerlisi balıkçı bir halk olan Koli’lerin tanrısı Mumba Devi’den geliyor.
MUMBAİ’YE GİRİŞ
Maharashtra Eyaleti’nin başkenti Mumbai, aslında eskiden 7 tane adaydı. Şehrin şu an kapladığı alan eskiden 7 farklı adaymış ve ta antik çağdan beri burada yereller yaşarmış. Önce 1534’te Portekizliler bölgeyi ele geçirmiş, ismini de Bombaim koymuşlar. 1661’de Portekiz ve İngiliz kraliyet aileleri arasında gerçekleşen evlilikte (Catherine de Braganza ve 2. Charles) düğün hediyesi olarak bölge verilince, Mumbai İngiliz kontrolüne geçer.
İngilizler de Mumbai’yi 1668’de İngiliz Doğu Hindistan Şirketi’ne kiralar. Mumbai’nin çok iyi bir doğal liman olması ve ticarete elverişli konumu sayesinde şirket çok büyük paralar kazanır. İşte bu olay dünya tarihini değiştirir çünkü Doğu Hindistan şirketinin bölgeyi yönetmesi ve deli karlılığı koskoca Hindistan’ın İngiliz kontrolüne geçmesini sağlayacak kapıyı açar. Aslında buradan bakarsanız Hindistan’ın koloni hali gelmesi İngiliz stratejik dehasının değil, talih kuşunun ürünüdür. Ticareti amaçlarla başlayan şirket, İngiltere’yi krallıktan imparatorluğu çeviren lokomotif olmuş. Zaten o noktaya gelmeden işin nereye gittiğini gören İngiliz devleti de konuya uyanıp, kontrolü kendi eline almış.
1817-1845 arası adalar büyük bir projeyle adalar birleştirerek bugünkü Mumbai’nin temeli atılmış. Dünyadaki gelişmeler de Doğu Hindistan şirketinin ekmeğine yağ sürmüş; o zamanlar tekstil ana maddesi olan pamuk Amerika’da yetişip, dünyaya yayılıyormuş. Amerikan İç Savaşı çıkınca Hindistan dünyanın yeni pamuk sağlayıcısı olur ve bir anda ticaret katlanır. Süveyz kanalı da açılınca bir anda Hindistan’dan yüklenen malların Avrupa’ya varması kolaylaşınca mükemmel yere konumlanmış olan Doğu Hindistan şirketi, tabiri caizse, köşeyi döner. Mumbai sömürgeliliğin ülkeye yayıldığı yer olduğu gibi, 1940’larda da şehir Hint bağımsızlık hareketinin önemli bir merkezi haline olmuş.
Bugün ise adanın doğu yakasında, ağırlıklı olarak deniz iskeleleri bulunuyor. Şehrin finans ve kültür merkezi ise güney yakası. Mumbai’nin en güney ucundaki yarımada ise Coloba yani Mumbai’nin en turistik bölgesi. Slumdog Millionaire ve diğer tüm Bollywood filmlerinden tanıdığınız, Mumbai’nin gecekonduları ise şehrin kuzey yakasında. Ama tam bir kontrast oluşturacak şekilde, Mumbai’nin en iyi restoranları, gece mekanları ve alışveriş yerleri de bu gecekondu bölgesinde konumlanıyor.
MUMBAİ’DE (BOMBAY) ÖNCELİKLE BUNLARI YAPIN
İngiliz sömürgecilik yıllarından kalan ihtişamlı binalar, İngilizlerin Hindistan’ı ellerinde tutmak için ne kadar enerji sarf ettiklerini görmek adına elbette enteresanlar ama bu şehirde insanı en çok etkileyen şeyler ne mimari, ne de tarih, bugünkü Hindistan’ın sosyo-ekonomik tezatlarına şahitlik ettiren şu 3 deneyim:
1. Listemizin En Başında, Mumbai’nin En Meşhuru: Dünyanın Büyük Çamaşırhanesi Dhobi Ghat’ı
Mumbai’de (Bombay) bir gününüz varsa, öncelikli olarak yapmanızı tavsiye edeceğimiz şey Mahalaxmi Tren İstasyonu’nun hemen yakınınki Dhobi Ghat 1890’da, İngiliz Raj’ı sırasında inşa edilmiş, dünyanın en büyük çamaşırhanesini görmeniz. Mumbai’de tek şey görecekseniz, o bu olsun deriz.
Nesilden nesile aktarılan bir meslek olan ve Dhobis adı verilen çamaşırcılar, burada Mumbai’deki otel ve hastanelerden gelen havlu, çarşaf ve yastık kılıflarını yıkıyorlar. Herkesin bir yıkama taşı oluyor, çamaşırcılar çamaşırları, bu taşa çarpa çarpa yıkıyorlar. Burada günde 7,000’den fazla insan, 18-20 saat çalışıp 100.000’nin üzerinde çamaşır yıkıyor. Bu dev çamaşırhanenin en büyük müşterileri arasında, konfeksiyon firmaları, oteller, klüpler, restoranlar var. 2011’de, aynı anda en çok kişinin elde çamaşır yıkaması üzerine bir Guiness Rekoru bulunan Dhobi Ghat manzaralarını fotoğraflamadan geçmeyin. Dhobi Ghat’ın en iyi zamanları, sabahın erken saatleri ve akşamüstü saatleri. Sabahın erken saatlerinde yıkama sahnelerini, akşamüstü ise kurutma sahnelerini yakalayabilirsiniz.
2. Asya’daki En Büyük Gecekondu Mahallesi Dharavi’yi Gezin
Burada görmenizi önereceğimiz en önemli ikinci şey: 1.000.000 nüfusuyla Asya’daki en büyük gecekondu mahallesi olan Dharavi’yi turla gezmek. Bizce bu çamaşırhane ile çekişebilecek bir deneyim ama genelde insanlar çamaşırhaneyi daha enteresan buldukları için ikinci sıraya aldık. Şöyle düşünün; dünyada bunun ötesinde görebileceğiniz daha sarsıcı bir yerleşim yok. Burada tüm dünyadan geri dönüşüme gönderilen metal ve plastik atıkların ayrıştırıldığı bölgeyi gezip teneke evlerin çatılarında manzara seyri yapabiliyor, lokallerin evlerine öğle yemeğine konuk olabiliyorsunuz. Hem böylece onlara da destek oluyorsunuz. Tur 2,5 saat kadar rehber eşliğinde yürümeli geçiyor. Detaylı bilgi için: Reality Tours
3. Bollywood Kafası Yaşayın
Bildiğiniz gibi Mumbai, Hindistan’ın Los Angeles’i. Hollywood’un Hintli kardeşi Bollywood’un evi. En az Hollywood’da olduğu kadar, Mumbai’ye gelecek her turistin aklında da aynı soru oluyor: Acaba sokakta yürürken bir Bollywood starı ile karşılaşır mıyım? Evet, yeterince çabalarsanız neden olmasın? Burada birçok film setinde canlı çekimlere katılabiliyor, onları o süper eğlenceli dans koreografilerini prova ederken izleyebiliyorsunuz. Mumbai’nin film stüdyoları, genellikle Sanjay Gandhi Ulusal Parkı yakınındaki komplekte kümeleniyor. 1911’de inşa edilmiş bu devasa alan, Hindistan’daki en kapsamlı film stüdyosu. Buraya çeşitli içeriklerle turlar düzenleniyor. Hepsine bu sayfadan göz atabilirsiniz.
Peki, Bollywood filmlerinde baş göstermeye ne dersiniz? 😀 Ama bunun için kaybeteye korkmadığınız zamanınızın olması lazım. Bollywood filmleri yabancı figüranlar çok moda. Şehirde bir ritim oluşmuş, yabancılar cici cici Coloba Causeway’e gidiyorlar, sinemacılar sizi bulup filme çağırıyor. Ama dediğim gibi bolca boş zaman lazım çünkü hem Coloba Causeway’de beklerken, hem de sette saatler geçiyor.
4. Şehrin En Önemli 3 İkonunu Görün
Öncelikle bizce yukarıdaki 3 madde, Mumbai’de yapılacak en güzel 3 şey, bundan emin olabilirsiniz.
Bundan sonrası ilgi alanınıza / Hindistan’da başka gideceğiniz yerlere göre sizin şekillendirebilirsiniz.
Aşağıdaki Gezilecek Yerler bölümünde şehrin tüm turistik yerlerini anlattık. Zamanınız azsa öncelikli hedefiniz onlar olsun.
VAKTİNİZ KALIYORSA BUNLAR DA ÇOK KEYİFLİ
5. Kala Ghoda Bölgesi’nde Entel Takılın
Coloba ve Fort arasında kalan bu bölge, 1860’lardan kalma Kolonyal mimariye ait yapıların, cafelerin, müzelerin ve galerilerin kümelendiği bölge. Burayı, Mumbai’nin Shoreditch’i, Cihangir’i veya Brera’sı olarak düşünebilirsiniz. Önce galerileri ve dizayn shop’ları gezip, öğle yemeği için 50 yıldan fazla zamandır şehrin en sevilen deniz mahsulü restoranı olan Trishna’yı tercih edebilir, meşhur sarımsaklı tereyağlı yengecini tadabilirsiniz. Şubat ayında Kala Ghoda Festival’i de oluyor. Bölge araç trafiğine kapatılıyor, tüm Hindistan’dan sanatçılar eserlerini sergilemeye bu festivale geliyor.
Not: Hindistan’ın önde gelen sanatsal üretim merkezi Delhi. Eğer Hindistan’ın modern yüzüne ilginiz varsa Delhi daha çok şey vaad ediyor. Bilgi için tıklayın Delhi
6. Ganesh Festivali’ne Katılın
Ganesh Chaturthi, Ağustos ve Eylül aylarına denk gelen tarihlerde kutlanan ve 10 gün süren, fil başlı bilgelik tanrısı Ganesh’e adanmış bir festival. Bu festivalde, inananlar evlerinde ya da ortak alanlarda, kilden heykeller koyup Ganesh’e saygı duruşunda bulunuyor. Festivalin sonunda, devasa bir Ganesh heykelini, Chowpatty sahilinden suya batırıp bir sonraki yıl tekrar gelmesi için dua ediyorlar. Bu suya batırma işleminin amacı, tanrıyı tüm kötülüklerle beraber suyun derinliklerine yollamak. Ganesh Festivali bu sene 12-23 Eylül 2018 tarihlerine denk geliyor.
Not: Bu aylar aslında aşırısı sıcak ve nem nedeniyle Hindistan’a gitmek için zor zamanlar.
Hinduizm hakkında çok daha fazlasını Hindistan’da Din, Hinduizm Nedir yazımızda bulabilirsiniz.
7. Colaba Bölgesi Pazarlarını Gezin
Colaba, Mumbai’nin en güney kesimi ve sokaklarda satıcıların tezgahları, ilginç pazarlar ve barlarla dolu salaş ama canlı bölgesi. Buranın en büyük olayı ise sabah 5’te, Sassoon rıhtımında, balıkçıların tuttukları bombil balıklarını balıkçı teknelerinden karaya çıkarması. Hint Kapısı ve Taj Mahal Sarayı ve Kulesi bu bölge sınırlarında kalan görülesi yerler.
8. Elephant Adası’na Gidin
Hint Kapısı’dan, 100 – 150 Rupi arasında değişen fiyatlara, Salı-Pazar 09.00-15.00 sattleri arası her yarım saatte bir kalkan teknelere binerek bir saatte, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ndeki Elephanta Adası’na yani Fil Adası’na varıyorsunuz. Bu adada, Hinduların üç büyük tanrısından biri olan Shiva’nın heykellerinin bulunduğu bundan 15 yüzyıl öncesine ait bazalt kaya mağaraları var. Teknelerin yanaştığı yerden 500 metrelik yolu yürüyerek Fil Mağaraları’na varıyorsunuz. Bu mağaraların olduğu tepeye 200 basamak tırmanarak ulaşıyorsunuz. Mağara girişinde başlarının üzerinde geleneksel yöntemlerle su taşıyan kadınları göreceksiniz. Elbette biraz turistik hatıra fotoğrafı amaçlı bu bölgede bu şekilde geziyorlar. Bir de bu ada, yaklaşık 10,000 yaramaz maymunun da evi. Bu nedenle fotoğraf makinanıza sahip çıkın deriz. Bu adada bir de Şubat’ta, klasik müzik ve dansın festivali Elephanta Festivali gerçekleşiyor.
9. Azad Meydan, Cross Meydan ve Oval Meydan’da Kriket Oynayanları İzleyin
Kriketi, 11’er kişilik iki takım arasında, sopa ve topla oynanan bir takım sporu sanıyorsanız yanılıyorsunuz, Hintliler için kriket oksijen kadar . Şehrin tam ortasındaki Azad, Oval ve Cross Meydanda, Mumbaililer fütursuzca kriket ve futbol oynuyorlar. Elbette etrafta yoga, jogging yapan veya sadece takılan insanlar da göreceksiniz. Özellikle üçgen şekilli Azad Meydan, okullar arası kriket maçlarının yapıldığı yerlerden.
10. Bisikletli Gece Turu Yapın
Hindistan’ın en büyük şehrinde pedallamak da harika fikir. Fakat kesinlikle trafiğin çılgınlık boyutlarına ulaştığı gündüz saatlerinde değil. Havanın hafiften serinlediği, şehrin biraz rahatladığı, en güzel binaların ışıklarının yandığı gece saatleri bisikletle turlamak için en ideal zamanlar. Mumbai’de bu tarz bisikletli gece turlarnı Reality Tours adlı bir STK girişimi düzenliyor. Tur 15 Euro kadar tutuyor. Turlar genelde, Mumbai’nin simgesi Hint Kapısı’ndan başlıyor, Taj Mahal Sarayı, Asiatic Society Kütüphanesi, Chhatrapati Shivaji İstasyonu, Zaveri Pazarı, Banganga Tank, Zerdüştlerin Sessizlik Kulesi, dünyanın en pahalı rezidansı Antilia binası, gökkuşağı gibi renkli Jain Tapınağı, Hacı Ali Dergahı ve Worli Kalesi’nde son buluyor.
11. Chowpatty Sahili’nde Güneşi Batırın
Mumbai’de gece hayatının kalbinin attığı yerlerden. Gündüz buranın pek bir esprisi yok çünkü oldukça kirli bir sahil. Muhtemelen bir zamanlar oldukça temiz olan Chowpatty plajı, şimdilerde dev bir çöp yığını. Ama gün batıp da hava kararınca, renkli görüntülere sahne oluyor. Çeşit çeşit tezgahlarda yemekler pişiyor, dönme dolaplarda çocuklar eğleniyor, Mumbai’nin yerelleri çocukları koşuştururken kumlarda piknik yapıyor. Ne yapıp edip Marine Drive boyunca yürüyüş yapıp bir günü bu sahilde batırın. Konum için tıklayın.
12. Fort Bölgesi’nde Kolonyal Zamanların İzini Sürün
Mumbai’nin başta kale olmak üzere Victoria stili mimari eserlerle ve Art-deco üslupta binalarla çevrili meydanlarla dolu bölgesi. Tüm bunlar, İngiliz Raj’ından miras kalan yapılar. Bugün burası Mumbai’nin iş ve finans merkezi olsa da 18. yüzyılda, Mumbai’nin kalbi niteliği taşıyordu. İsmini, İngiliz Doğu Hindistan Şirketi tarafından burada yaptırılan kaleden alan bölge, Victoria Terminus Demiryolu İstasyonu, Kala Ghoda, Azad Meydanı gibi yerleri kapsıyor.
13. Seyahatinizi Holi Festivali’ne Denk Getirin
Her sene Mart ayı dolunayında gerçekleşen, tüm Hindistan’ın en renkli ve en popüler festivali olan Holi’nin en renkli geçtiği yerler hiç şüphesiz ki Mumbai, Delhi, Jaipur gibi büyük şehirler. Çünkü diğer şehirlerdeki kutlamalar buralarda olduğu kadar büyük ölçekli olmuyor, daha geleneksel şekilde geçiyor. Eğer rengarenk toz boyaların havada uçuştuğu, dj’lerin canlı müzik yaptığı, kalabalıkların hep birlikte partilediği bir Holi Festivali arıyorsanız, doğru yerdesiniz. Çünkü Holi sezonunda, Mumbai’de çılgın havuz partilerinden, stadyum partilerine birçok Holi etkinliği oluyor. Hepsine bu sayfadan göz atabilirsiniz.
14. Şehrin Bit Pazarı Chor Bazaar’ı Gezin
Bu tarihi bit pazarı, ülkenin en büyük bit pazarlarından biri. Yerel bir rivayete göre, Chor Pazarı yani Türkçe tercümesi ile “Hırsızlar Pazarı”, Mumbai’de bir şeyiniz çalındığında polisten önce gitmeniz gereken yer. 150 yıldan fazla zamandır kurulan pazar bu ismi, bir Mumbai seyahatinde Kraliçe Victoria’nın kaybolan gemilerinden birinin bu pazarda alıcıya çıkarılması üzerine almış. Pazar, eşsiz antikalardan, ikinci el araba parçalarına, çok geniş ve renkli bir ürün gamına sahip.
15. Juhu Beach’te Mumbaililer Gibi Günün Yorgunluğunu Atın
Juhu Mumbai’nin en az Chowpatty kadar ünlü sahili. Hem Mumbaililerin hem de dünyanın her yerinden insanın bir araya geldiği, jogging yaptığı, güneşlenmeye, denize girmeye, plaj futbolu veya kriketi oynamaya, pikniğe, yoga yapmaya, bisiklete binmeye, güneşi batırmaya geldiği yer. Ata binmek sahilde oldukça popüler bir aktivite. Ayrıca burada ellerine o güzel Hint kınası mehndi yaptırabileceğiniz yerler ve aloo tikki, paani puri ve pav bhaji gibi sokak lezzetlerini bulabileceğiniz standlar de var.
16. Marine Drive’da Yürüyüş Yapın
Marine Drive’a “Kraliçe’nin Gerdanlığı” da deniyor çünkü akşam olup da dizi dizi sokak ışıkları yanınca bir dizi inci gibi görünüyor. Özetle, Mumbai’nin Kordon’u gibi düşünebilirsiniz. İnsanların sık sık takılmaya geldiği yer; bebek arabası ittirenler, yürüyüşe çıkmış çiftler, ayaklarını duvarsan sallamış birşeyler atıştırananlar… Yani şehrin en sevilen kamusal alanı. Ama bizce en ilginci sabahın 6’sında buranın adeta Central Park’a dönmesiydi. Şehrin danışmanları, finançıları, büyük patronları şortları giyip buraya koşmaya geliyor. 6’da kalmayacaklar, 3,6 kilometrelik sahil boyunca yürüyüş yapabilir, 1920’ler 1930’lardan kalma art-deco binaları fotoğraflayabilir, chai tea ve sıcak yer fıstığı gibi sokak lezzetlerini tadabilirler. 🙂 Sahilinde güneşi batırmak da fena fikir değil. Ayrıca bu sahilde, sporseverlerin hoşuna gidecek bir uluslararası bir kriket stadyumu olan Wankhede Stadium da var.
17. Gün Batımında Tekne Turu Yapın
Gün batımında Mumbai’nin simgesi Hindistan Kapısına karşı, elinizde içeceğiniz, yanınızda atıştırmalıklarınız, arka fonda müziğiniz, tekne keyfi yapmak bu şehirde yaşayabileceğiniz en güzel lükslerden. Suyun üzerinde şehrin kalabalığından olabildiğince uzak olacaksınız. Ocean Blue adlı yat firmasının kiralama olanaklarına göz atabilirsiniz.
18. Sokak Lezzetleri Turu Çok Meşhur Ama Bizce Yapmayın
Başka yerlerde okursunuz, biz bilmediğimizden önermedik sanarsınız, sonra gidip yersiniz diye yazalım dedik… Önerebilmeyi çok isteriz ama Hindistan’da yemek konusu sakat. Hastalanmadan dönen az insan var, sokak yemekleri de en risklileri. Sayılı tatil günlerinizi hastalıkla harcamayın, çok cazip dursa da hiç sokak yemeklerine bulaşmayın deriz, ama size kalmış. Yeri gelmişken Hindistan’da sağlık ve güvenlikle ilgili uyarılarımızı mutlaka okuyun: Hindistan Gezi Rehberi
Yine de tur hakkında bilgi verelim: Tur, Chowpatty Sahili’nden başlıyor. Grup burada güneşi batırıp, dahi puri, pani puri ve pav bhaji gibi sokak lezzetlerini ve buzlu ve sütlü bir Hint tatlısı olan kulfiyi tadıp midelerini çok doldurmadan yola devam ediyor. Khau Galli’ler, yani sokak yemeklerini bulabileceğiniz yemek pazarları Mumbai’nin her yerinde çok yaygın. Bir Müslüman mahallesi olan, canlı Muhammed Ali Caddesi’ndeki Khau Galli’ye geçip Hint mutfağının kebab ve tavuk tikka gibi vejeteryan olmayan tatları tadılıyor. Üstüne de yemek sonrasının olmazsa olmazı jalebi tatlısı çekiliyor. Detaylar için: Reality Tours
MUMBAI GEZİLECEK YERLER
Burada Mumbai’nin (Bombay) en çok ziyaret edilen turistik yerlerini bulacaksınız. Hepsini göremeye ne zamanınız yeter, ne de gerek var. Önceliğiniz ilk Hint Kapısı, Tac Mahal Sarayı ve Victoria Tren İstasyonu olsun.
Hint Kapısı
Bazalttan, 16. yüzyıl İslam mimarisi örnek alınarak inşa edilmiş bu kolonyal zafer takı, Mumbai limanına açılıyor. Kral 5. George’un 1911’deki ziyareti üzerine 1924’te yapılan tak, şimdilerde yerel halkın favori buluşma ve toplaşma yeri ve gelen geçene bakmak için de ideal bir turist noktası. Ayrıca Elephanta Adası için tekneler de buradan kalkıyor. Konum için tıklayın.
Tac Mahal Sarayı (Taj Otel)
Karşınızda Nat Geo’nun sırf ona adanmış bir belgeseli olan, Hindistan’ın zenginliğinin ve gücünün sembolü haline gelmiş, Obama’dan Angelina Jolie’ye birçok ünlü ismi ağırlamış meşhur Taj Mahal Otel. İçinde 560 odave 44 suite bulunuuyor. 1600 kişi ve 35 uşak çalışıyor. 1903 tarihli bu görkemli otel, İslam ve Rönesans mimarisi karışımı ihtişamlı yapı peri masallarından çıkmışcasına büyüleyici ama malesef akıllara bütün bunlardan çok 2008’de burayı hedef alan 170’e yakın kişinin öldüğü ve 3 gün süren terör saldırısı ile biliniyor. Konaklamak çok tuzlu ve kasvetli olabilir belki ama en azından bir önünden geçin. Zaten Hint Kapısı’nın hemen yanında. Konum için tıklayın.
Chhatrapati Shivaji (Victoria) Terminus Yani Tren İstasyonu
Bu demiryolu istasyonu, açık ara şehrin en şaşalı Gotik mimari yapısı. Hatta burada deniliyor ki, Babürlüler için Tac Mahal’in sembolik önemi neydi ise, İngiliz Raj’ı için de Chhatrapati Shivaji Terminus Demiryolu İstasyonu’nun önemi oydu. Biraz Hindu, biraz İslamik biraz da Victoryan özellikler taşıyan yapı 1887’de açılmış ama bugün hala Asya’nın en işlek istasyonu. 2004’ten beri de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde. Buranında ismi İngilizlerin izlerini Mumbai’den silme amacıyla Victoria’dan Chhatrapati Shivaji’ye çevrilmiş. Konum için tıklayın.
Galler Prensi Müzesi
İslam, Hindu ve İngiliz mimarisinin bir karışımı olan bu müze, hiç kuşkusuz şehrin en büyük ve en güzel müzesi. İçinde, Hindu ve Budist heykeller, Indus Vadisi’nden çıkan terracotta figürler, minyatürler, silahlar ve seramikler var. Her şeyin altında açıklama bölümü bulunmadığından, müzeyi gezmenin en iyi yolu sesli rehber almak. Giriş ücreti: 300 Rupi, fotoğraf ve video 1000 Rupi. Pazartesileri hariç, 10.15-16.00 saatleri arasında açık. Konum için tıklayın.
Modern sanat meraklıları için ise, Hintli ve uluslararası sanatçıların çağdaş eserlerinin sergilendiği Ulusal Modern Sanat Galerisi Konum için tıklayın ve Jehangir Sanat Galerisi var. Konum için tıklayın.
Keneseth Eliyahoo Sinagogu
1884 yapımı bu gök mavisi sinagog, şehirdeki Yahudi cemaati tarafından hala aktif bir şekilde kullanılıyor. Vitraylı camları, renkli sütunları ve avizeleriyle oldukça görkemli bir sinagog. Konum için tıklayın.
Yüksek Mahkeme
Amblemi tek gözlü maymun olan, 1848 tarihli bu Neo-Gotik yapı, Hindistan hukuk sisteminin demirbaşı. Alman kalelerinden esinlenilmiş olan mahkemnin için girip, o anda sürmekte olan kamu davalarını izleyebiliyorsunuz. Konum için tıklayın.
Mumbai Üniversitesi
Üniversite binasından çok, Fransız Gotik mimarisinde bir kiliseye benzeyen yapı, Londra’daki ünlü Saint Pancras İstasyonu’nu da tasarlayan mimar Gilbert Scott imzalı. Hem kütüphanesini hem de toplantı salonunu görebiliyorsunuz. Konum için tıklayın.
Aziz Thomas Katedrali
Yapımına 1672’de başlanan ama 1718’e gelindiğinde hala tamamlanamayan ve o haliyle kalan katedral, şehirde İngilizlerden kalma en eski yapı. Bizans ve kolonyal mimarinin ilginç bir karışımı olan katedral, yakın zamanda restorasyon geçirmiş. Konum için tıklayın.
Para Müzesi
Bu müze, Hindistan tarihine, nümizmatik üzerinden bakmak isteyenler için bire bir. M.Ö. 600’lü yıllardan, Hint-Avrupa etkilerine, son olarka üzerinde Gandhi’nin resmi bulunan güncel Rupi’ye kadar örnekleri görebiliyorsunuz. Bonus olarak dünyanın en küçük parası da burada sergileniyor. 10.45-17.15 saatleri arasında açık. Giriş 10 Rupi. Konum için tıklayın.
Mani Bhawan
1917-1934 yılları arasında Gandhi’nin Mumbai’de yaşadığı evin müzeleştirilmiş hali. Gandhi’nin yakın arkadaşı olan Revashankar Jagjeevan Jhaver2e ait olan ev, Gandhi’nin pasifist direnişi sırasında geçici olarak karargahı olmuş. Gandhi, 1932’deki Sivil İtaatsizlik kampanyasını buradan yürütmüş. Müze, Gandhi’nin fotoğraflarını, Adolf Hitler ve Franklin D Roosevelt’e yazdığı mektuplarını ve diğer belgeleri içeriyor. Konum için tıklayın.
Babulnath Tapınağı
12. yüzyıldan kalma bu tapınak şehrin en eski tapınağı. Tanrıça Shiva’ya adanmış olan tapınak zamanla terk edilmiş ve toprak altında kaderine terk edilmiş. 18. yüzyılda keşfedilip restore edilerek yeniden ibadete açılmış. Konum için tıklayın.
Nehru Merkezi
Hindistan’ın Bağımsızlık hareketi sırasında önemli bir figür olan Hindistan’ın ilk başbakanı, Pandit Cevahirlal Nehru adına yapılan anıt ve bilim merkezi. 1972 yapımı bu merkez, sıradan bir anıt değil, bir planetaryum olarak işlevselleştirilen bir bilim ve kültür merkezi. Konum için tıklayın.
Hacı Ali Dergahı
Betondan bir yolla karaya bağlantısı olan 500 metre mesafedeki bir adaya kurulmuş olan dergah, şehirdeki en önemli İslam yapılarından. 15. yüzyıldan kalma dergah, rivayete göre zengin bir tüccar olan Hacı Ali tarafından yaptırılmış. Yine yaygın bir şehir efsanesine göre, Hacı Ali, tüm varlığını Mumbai’de bırakarak Hacca gidiyor ama geri dönmüyor. Sonrasında cesedi, tam da bu dergahın olduğu noktada karaya vuruyor. Böylece tam bu noktada bir dergah yapılıyor ve içine de türbesi konuluyor. Konum için tıklayın.
Antilla Binası
Bu oldukça çirkin görünen yapı, dünyanın en büyük özel rezidansı hem de yaklaşık 2 milyar dolarlık fiyatıyla dünyanın en pahalı evlerinden biri. Bu bina, dünyadaki en zengin 5. Kişi olan, Hintli iş insanı Mukesh Ambani’nin evi. 173 metre yüksekliğinde, 27 kaltı olan evin ilk 6 katı, Ambani’nin 168 arabası için yapılmış bir park alanı. 7. Katta ise kişisel bir araba servisi bulunuyor. Bunu dışında binada, spa, birkaç havuz, balo salonu var. Ambani ailesi ise en üst katta yaşıyor. Hemen altlarında ise 3 tane helikopter alanları var. Gökdelende toplam 600 hizmetli çalışıyor. Bina ise Richter ölçeği ile 8 şiddetinde depreme bile dayanıklı olacak şekilde tasarlanmış. Konum için tıklayın.
MUMBAI YEME-İÇME
Hindistan dışındaki ülkelerde Hint mutfağı diye sunulan klasik tatlar genellikle Babürlülerden kalma Kuzey Hindistan lezzetleri olan köriler, kebablar, naan ekmeklerden oluşuyor. Hatta Hindistan içindeki turistik yerler de hep bu eksene sadık kalıyorlar. Mumbai ise bu kısır döngüyü kırıyor. Mumbai’de, Goa mutfağından, Kerela mutfağına, Kaşmir mutfağından Bengal etkisindeki Kalküta mutfağına çok farklı bölgelerin lokal lezzetlerini bulabiliyorsunuz. Ayrıca Mumbai, her köşe başında karşınıza çıkan yemek standları ve sadece sokak yemekleri için kurulan pazarlarıyla Hindistan’daki sokak yemekleri kültürün de mabedi. Vada pav, pani puri, bhel puri, sev puri, dahi puri, dosa, pav bhaji, misal pav…Hepsini hemen hemen her köşe başında bulabilirsiniz.
Indigo
Gerçekten de adına yakışır indigo renginde bir barı olan, Conde Nast’ın tüm dünyadan önerdiği barlar listesinde yer alan bir mekan. Eklektik Asya-Avrupa karışımı bir menüsü var. Özellikle bol baharatlı Thai yemekleri denenmeli. Adres: 4, Mandlik Rd, Colaba, Behind Taj Mahal Hotel. Websitesi Tel: +91 22 6636 8999 Konum için tıklayın.
Woodside Inn
Woodside Inn şehre İngiliz kültüründen kalma bir miras olarak daha çok atıştırmalıklar bulabileceğiniz bir pub. Burayı daha da özel kılan şey ise Müzikal ve komedi gecelerine, Mumbai Bisiklet Turu’na, yemek bloggerları ve ünlü şeflerin katılımıyla düzenlediği kültürel aktiviteler. Adres: Indian Mercantile Mansion, Wodehouse Road, Opposite Regal Cinema, Colaba Causeway, Colaba. Tel:+91 22 2287 5752 Konum için tıklayın.
Tote on the Turf
Hindistan’ın en önemli mimarlarından Kapi Gupta’nın tasarımı olan Tote on the Turf’un barı birer kokteyl içmek için ideal. Adres: Gate No. 5 & 6, Mahalaxmi Race Course Websitesi Tel: +91 22 6157 7777 Konum için tıklayın.
Town Hall Restaurant
Şehirde başarılı bir Japon mutfağı restoranı. Hindistan’da bir ilki gerçekleştirerek tütsülenmiş sushi yapan yer. Barında ise denemeniz gereken birçok imza seçenek var. Adres: World Crest, Unit no.1A & 1B, Lodha, Tulsi Pipe Rd, Upper Worli, Lower Parel, Mumbai, Maharashtra Tel: +91 88797 25166 Konum için tıklayın.
MUMBAI GECE HAYATI
Mumbai 7-24 uyumayan şehirlerden. Haliyle tüm ülkenin gece hayatı merkezi de burası.
R’Adda
Aer
Four Seasons Hotel’in 34. katındaki rooftop bar ve lounge AER, kokteyliniz elinizde, gün batımında Arab Denizi’ne ve şehre karşı panoramik bir seyir yapmak için ideal nokta. Biraz pahalı ama kesinlikle her Rupi’ye değiyor. Mumbaililer arasında, özellikle Cuma günleri iş çıkışı için oldukça popüler bir yer. Adres: 1/136, 34th Floor, Dr. E. Moses Road, Worli Tel: 91 22 2481 8444 Konum için tıklayın.
Drop
DROP oldukça yüksek enerjili bir gece klubü. Geniş oturma alanları, rahat bir atmosferi, sağlam bir barı var. Genellikle Avrupa mutfağı servis ediliyor. Adres: No.G1/B, Krystal Building, Below Hakkasan, Waterfield Road, Bandra West Tel:+91 22 4229 6000 Konum için tıklayın.
MUMBAI’DE KONAKLAMA
Öncelikle Colaba bölgesi konaklamak, takılmak için en iyi yer. Otel önerilerine gelince;
The Taj Mahal Palace
Sarayda kalmak isteyenler için Taj Mahal Sarayı, şehrin en lüks konaklama deneyimini vaad ediyor. Detaylı bilgi ve rezervasyon
The Oberoi
Marine Drive’ın sonunda bulunan The Oberoi, deniz manzaralı odaları, temiz hizmeti ve kaliteli restoranlarıyla şehrin 5 yıldızlı otellerinden biri. Detaylı bilgi ve rezervasyon
Abode Otel
Mumbai’de butik otel bulmak oldukça zor. Ama Coloba bölgesindeki bu 20 odalık Abode Otel, kendini Mumbai’nin ilk lüks butik oteli olarak konumluyor. Vintage mobilyaları ve renkli fayansları ile Kolonyal mimarideki bu otel daha butik takılmak isteyenler için en iyi seçenek. Detaylı bilgi ve rezervasyon
Hostel Mantra
Mumbai’deki sırtçantalıların tercih ettiği, merkezde bir hostel. Kahvaltı dahil. Detaylı bilgi ve rezervasyon
Diğer Hindistan Otelleri
Hindistan’dan daha fazla Otel Seçeneği İçin tıklayın.
MUMBAI NEREDE?
Mumbai, Hindistan’ın batı yakasında, Arab Denizi kıyısında bulunuyor.
Mumbai – Delhi arası, uçakla 2 saat kadar sürüyor.
Mumbai – Udaipur arası 760 kilometre ve trenle yaklaşık 12 saat 43 dakika sürüyor.
Mumbai’den Jodhpur’a Vivek Express treni ile 16 saat 15 dakikada ulaşabilirsiniz.
;
MUMBAI’YE ULAŞIM
Hindistan’a Türkiye’den gelmenin 2 yolu var. Biri uçakla Delhi’ye inmek diğeri de Mumbai’ye inmek. Türkiye’den Mumbai’ye Thy’nin direkt uçuşları var. Ama ben aktarmalı gideceğim derseniz, çoğu firmanın aktarmalı uçuşları da var. Biletler genellikle 1500 TL’den başlıyor. Uçaklar, Chhatrapati Shivaji International Airport’a (CSIA) iniyor.
Önümüzdeki hafta Goa ve Bombay’a gidiyoruz. Sizin yazılarınız benim için çok faydalı, çok teşekkürler.
İyi gezmeler!
Çok sürükleyici bı serüven çok güzel anlatılmış .peki böyle bir hayali gerçekleştirmek kaç gün gerekterir ve hangi gezi organizasyonu bunu organize ediyo ogrenebilirmiyim?
Fest Travel Hindistan konusunda Türkiye’nin en deneyimlisi
Çok akıcı ve merak uyandıran, aynı zamanda güzel özetleyen keyifli bir yazı olmuş. Tebrik ederim.
çok teşekkürler