MOTORUYLA RÜZGARIN İZİNDE DÜNYANIN EN UÇLARINA – SERKAN SÖĞÜT

Aşağıdaki röportajımızı daha önce yayınlamıştık. Şimdi de üstüne Serkan’la yukarıda gördüğünüz sohbet videosunu yaptık. Keyifli seyirler!
YOUTUBE KANALIMIZA abone olmayı unutmayın.


Bize ilham veren, ofisteki facebook kaçamağımızda önümüze düşen fotoğrafı ile hayatımızı sorgulatan, vay be insanlar neler yapıyor dedirten, içten içe yaptıklarıyla kıskandıran, bir taraftan da helal olsun be dedirten tüm Evde Yoklar’ı burada misafir edelim dedik. Artık video içeriklerimiz de var.

Serkan Söğüt. rüzgarın izinden giden bir motorsiklet tutkunu. Şimdiye kadar motosiklet ile 6 uzun yolculuğa çıktı. Bu yolculuklarının kimi 2-3 hafta kimisi 3 aydan fazla sürdü. Yaklaşık 58 bin kilometre yol yaparak, 38 farklı ülkeyi ziyaret etti. Dünyanın en uçları hep hedefi olmuş ki; taa buralardan Avrupa’nın en kuzeyi NordKapp’a, Afrika’nın en güneyi Cape Town’a giderek lastik izlerini bırakmış bile. Şimdi kendisi yollarada ve hedefi Asya’nın en doğusu Japonya’ya kadar iki teker üzerinde yolları arşınlamak. Tüm deneyimlerini, zaman zaman yaptığı sunumlar ile bizlere ulaştırıyor.

Kendi deyimiyle hayalden gerçeğe yolculuk yapan Serkan’ı Rüzgarın İzinde isimli  Facebook sayfasından ve blogundan takip edebilirsiniz.


Gezilerinle ilgili en unutamadığın hatıran?

Afrika kıtasında OMO bölgesi insanlığı en eski yaşadığı gölgelerden biridir. Bu bölgede yaklaşık 22 kabile yaşıyor. Hani belgesel kanallarında izlediğimiz ve “Böyle insanlar var mı hala?” dediğiniz kabileler var ya, işte onlar 🙂 O bölgeden geçerken yaklaşık 10 gün farklı farklı kabile grupları ile beraber yaşadık. Gerçekten zorlu şartlarda suları bile olmadan, mızrakla, okla avlanarak yaşayan insanlar olduğunu gördük. Yolculuğumuzun en zorlu kısmıydı. Çok kısıtlı imkanlarla yolculuk yaptık. Bir gün çölde çok yorulduğumuz için durup dinlenirken, yine kabileden insanlar çevremizi sardı. Onlar merakla bizi izlerken, biz de bu bölgeden kara kara nasıl çıkacağımızı düşünüyoruk. Sonra kabileden bir kadın bize eliyle havadan geçen bir uçağı gösterdi. O an aklımdan “Biz sadece 7-8 gündür buradayız ve nasıl hayatta kalacağımızı düşünüyoruz. Bu insanlar burada doğup, yaşayıp, ölüyorlar. Uçaktakiler ise şampanya içiyor” diye geçirdim. Biz dünyada yaşıyorsak bunlar nerde yaşıyor? Hayat ne ilginç değil mi? Biz evimizde rahat koltuklarımızda TV’den bu insanları seyrederken, aslında böyle yaşamların nasıl olduğu hakkında hiç bir fikir sahibi olmadan yaşıyoruz.

Serkan’la yaptığımız sohbetimizin videosu sayfanın en yukarısında. İzlemeyi unutmayın.


hello-afrika-6

Yok bu kadarı da fazla dediğin oldu mu?

Az önce bahsettiğim OMO bölgesinden anlatmaya devam edeyim. O bölgenin çok zorlu olduğundan bahsetmiştim. Zordu çünkü çöl şeklinde kurak bir arazi ve kum üzerinde, hava 45 derecenin üzerindeken motosiklet kıyafetleri ile yolculuk yapmak zorundaydık. O kadar terk edilmiş bir yerdi ki bazen 2 – 3 gün insan değil hareket eden bir canlı bile görmüyorduk. Bunlar yetmiyormuş gibi bir de ciddi bir su sıkıntısı vardı. OMO bölgesine girmeden önce motor başı yaklaşık 14 – 15lt su aldık. Amacımız bin kilometre çapındaki bu bölgeden 3 – 4 günde çıkmaktı. Tabi yol şartları yüzünden günde 30 – 40km yol yapınca moralimiz bozuldu. Suyumuz çok olmadığı için katı gıdalar tüketmemeye ve suyu minimum şekilde kullanmaya çalıştık. Tüm gün yemek yemediğimiz sadece çorba iştiğimiz zamanlar oldu. 5 – 6 gün sonra geriye sadece 1 lt suyumuz ve yaklaşık 450km yolumuz kaldığında, moralimiz sıfır olmuştu. Sürekli birbirimize moral veren ve yola devam eden iki kişiyken, çaresiz ve susuz kalan iki kişi olduk! İşte o an hayatımda ilk defa öleceğimi hissettiğin andır. Oradan kurtulamayacağımızı ve bizi kimsenin bulamayacağını düşündümüz andı.


1003562_712179128794425_1712469663_n

Seni bu uzun gezileri yapmaya motive eden ne peki?

Tek bir kelime ile özetleyim, MERAK! Aslında gezilere motive eden değil de beni yola çıkaran güç desem daha doğru olur. Motivasyon yolun kendisinden geliyor. Zaten amaç varmak değildir benim için. Amaç her zaman yolda olmak. Yeni kültürler, yeni insanlar, yeni yerler görmektir. Hatta tuhaf gelecek ama yeni sorunlar ile karşılaşıp, onları aşmak için yeni tecrübeler edinmektir. Çok sevdiğim bir söz var “Kervan yolda düzülür”. Yola çıkmadan önce yapılması gerekenleri yapıp, gerisini yolda halletmek gerekiyor. Bunu yapabileceğine inanmak şart. Yoksa hani hep bahsedilen o güven alanı var ya? işte o alandan çıkamazsınız. Zihniniz sizi güvende tutmak için sürekli “ya şöyle olursa, ya başıma birşey gelirse…” şeklinde sorular sormaya başlar. Sonra da onun korkusu sizi sarar ve yola çıkamazsınız. Hayat kısa, yola çıkmak gerek!

Serkan’la yaptığımız sohbetimizin videosu sayfanın en yukarısında. İzlemeyi unutmayın.

11796194_1117483441597323_4873230473084066003_n

 

4 Comments

  1. Güzel söyleşi olmuş. Severek her mecrada takip ediyorum. Daha uzun yıllar takip edeceğiz.

  2. evlat ..seni ilgiyle takipteyim.. doğayı seven hayvanı seven her daim güzel insandır .her ne kadar seni tanımasamda iyi insan olduğuna yürekten inanıyorum yüzünün gülümsemesi bunu gösteriyor …allah sana bu fırsatı nasip etmiş sende değerlendir yarın yaşlandığında çocuklarına torunlarına anlatacağın güzel şeylerin olsun .. inşallah hep günlerin yolculukların kazasız belasız neşe içinde geçer evlat …rabbim her zaman yanında olsun inşallah

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir