WROCLAW’DA GEZİLECEK YERLER

2010 senesinde İzlanda’da patlamasıyla bir anda dünya gündemine oturmuş Eyjafjallajökull Yanardağı’nı hatırlarsınız. İşte o zamandan bu zamana ismi ile kafamızı karıştıran bir yer olmamıştı. Bir şehrin ismi bu kadar mı yazıldığı gibi okunmaz! Polonya’nın en güzel şehirlerinden biri olan Wroclaw aslında Vrotsuaf diye okunuyor. Ola ki yerellerden birine “Wroclaw’da ne yenir, nerede yenir?” diye bir soru sorarsanız, size boş boş bakacağına emin olabilirsiniz. İsmini telaffuz etmesi zor olsa da gezmesi bir o kadar kolay ve kompakt bir şehir Wroclaw. Polonya’nın en prestijli üniversitesi burada olduğu için de aynı zamanda Eskişehir gibi bir öğrenci şehri de… Haliyle en az başkent Varşova veya Krakow kadar genç ve dinamik. Şehrin Eskişehir’e benzer bir özelliği daha var. Oldukça heykelsever bir şehir olması. Bunu şehir merkezine adım attığınız anda her köşe başında karşınıza çıkmaya başlayacak cüce heykellerinden de anlayacaksınız zaten. Neden mi cüceler? Onu da rehberimizin devamında detaylıca anlattık.

Yalnız her ne kadar Orta Çağ’dan kalma tarihi dokusunu korumuş gözükse de burası da tıpkı Dresden gibi 2. Dünya Savaşı sonrası kendini küllerinden yeniden doğurmaya çalışan şehirlerden. Nehir kenarındaki bu Gotik şehri gezerken sanırız herkesi en şaşırtan detay; böylesi yok olmuş bir yerin, nasıl bu kadar kısa sürede ayağa kalkabildiği ve kültürünü koruyabildiği oluyor.  Bildiğiniz gibi Polonya, 2. Dünya Savaşı döneminde Nazi Almanyası tarafından bombalanan ve en çok zarar gören yerlerden biri. Üzerine Sovyetler Birliği de şehre oldukça zarar vermiş. Anlayacağınız yakın tarihine bakarsak her yerden darbe almış bir şehir. Nazi Almanyası 1 Eylül 1939’da Polonya’yı işgal ediyor, şehrin doğusu ise Sovyetler Birliği’ne kalıyor. Polonyalılar Fransızlarla birlikte bağımsızlık savaşına giriyorlar. Ülke çapında yaşanan direniş hareketleri ve yabancı güçlerin işgaliyle uzun süre şehirde refah ortamı sağlanamıyor. Yahudi getto soykırımları, halkın toplama kamplarına götürülmesi, yaşanan çatışmalarla kentin yerle bir olması gibi insanlık suçlarıyla dolu bir geçmişten bahsediyoruz. Milyonlarca insan hayatını kaybetmiş ve ülkenin altyapısı neredeyse tamamen yerle bir olmuş. Tabii bahsettiğimiz böylesine bir savaş felaketi olunca elbette şehirden izlerini silmek pek kolay olmuyor. Şehrin her yerinde; sokaklarında, yollarında, insanlarında, kültürlerinde karanlık geçmişin izlerini görebiliyorsunuz.

Peki bu küçük Polonya şehrinde gezilecek ve görülecek nereler, bakılacak hangi manzaralar, tadılacak hangi lezzetler, yaşanacak hangi deneyimler var?

Wroclaw Seyahati Planlaması – Gitmeden Önce

Wroclaw’ın Simgesi Cüceler ve Haritalı Cüce Avı

Yakın geçmişinin griliğine rağmen şehrin bugünkü atmosferi de bir o kadar renkli. Nedeni ise şehrin dört bir yanını kaplayan ve adımınızı attığınız her yerde karşınıza çıkıp yüzünüze bir tebessüm konduracak muzip cüce heykelleri yani “krasnale”. Öylesine çok cüce heykeli var ki nedenini merak etmeden gezemiyorsunuz. Cücelerin Wroclaw’ın simgesi haline geliş hikayesi ise bir hayli ilginç: 1980’li yıllarda komünist bir öğrenci hareketi varmış. Bu grup, tanınmamak ve fişlenip tutuklanmamak adına cüce kostümü giyerek şehirde pop-up eylemler gerçekleştiriyormuş. Oldukça sempatik cüce kostümler içinde, hükümeti veya düzeni eleştiren, hak, hukuk talepleri olan barışçıl eylemlerde bulunduklarından halk da bu eylemleri destekliyormuş. Bu grup eylemlerine bir gün tutuklanana kadar devam etmiş. Fakat cüceler eylemler sonrası dönemde de bir hükümet eleştiri imgesi olmaya devam etmişler.

2000’lere gelindiğinde ise şehrin turizm amaçlı tanıtımına daha çok ağırlık verilmesi gündeme gelmiş. Bu noktada şehre bir simge gerekiyormuş. Çünkü bildiğiniz gibi Avrupa’da çoğu şehrin bir simgesi vardır. Berlin’inki ayı, Krakow’unki ejderha vb. gibi… Ancak Wroclaw’ın bir simgesi yokmuş. O noktada 1980’lerdeki o cüce eylemleri akla gelmiş ve Evreka! Şehrin simgesinin cüce olmasına karar verilmiş. Cüce fikrini halk da çok sevmiş. Başlarda şehrin belli başlı tarihi noktalarına kondurulan 20-30 işçi cüce varmış. Bu işçi cüceler Orta Çağ’dan beri şehirde varlığını sürdüren bazı meslekler atıfta bulunuyormuş. Örneğin tulumbacı cüce, kasap cüce, duvar ustası cüce vb. gibi… Zamanla hapishanenin önünde prangalı cüce, kitap okuyan cüce, dondurma yiyen cüce derken çeşitlenmiş ve cüce popülasyonu sadece şehir merkezinde 200’e çıkmış. Wroclaw halkı bu duruma esprili bir yanıt veriyor: “Wroclaw nüfusu düşerken, cüce popülasyonu gün geçtikçe artıyor, yakında cüceler şehri istila edecek”.

Hal böyle olunca şehri gezerken iki adımda bir farklı bir temada cüceye rastlıyor olacaksınız. Bu işin turistler açısından en zevkli kısmı ise size şehri bol bol gezdiren bir haritalı cüce avının da olması. İster kağıt haritadan ister uygulamasını telefonunuza indirip online bir şekilde, hem Pokemon gibi cüceleri avlıyor hem de şehri keşfediyorsunuz. Biz denedik gerçekten çok ama çok keyifli. Eğer eski usül harita edinmek isterseniz Belediye binasının yanındaki Information Center’dan alabiliyorsunuz. Google Play & App Store

Wroclaw’da Gezilecek Yerler Haritası

Haritayı zoom yaparak detaylı görüntüleyebilirsiniz.

Gezilecek Yerler

1. Pazar Meydanı
2. Eski Belediye Binası
3. Plac Solny Meydanı
4. Hansel & Gretel Evleri
5. Aziz Elizabeth Kilisesi
6. Bridge of Penitents
7. Tumski Köprüsü
8. Vaftizci Yahya Katedrali
9. Aula Leopoldina
10. Wroclaw Üniversitesi Matematik Kulesi
11. Botanik Bahçesi
12. Ulusal Müze
13. Hala Targowa
14. Jatki Sanat Sokağı
15. Kantor Sandalyesi
16. The Passage Heykeli
17. Galeria Neon Side
18. Nicolaus Copernicus Park

Yeme-İçme

1. Restauracja Piwnica Świdnicka
2. Jolie – Brasserie Cafe
3. Karavan KRVN
4. Whiskey in the Jar
5. Klubokawiarnia Mleczarnia
6. HALA Świebodzki
7. Chmiel Kawę
8. Literatka
9. Vinyl Cafe
10. Gniazdo
11. Młoda Polska Bistro
12. Szynkarnia
13. Paloma Coffee
14. Cocofli
15. Iggy Pizza
16. AleBrowar
17. Wrocławska
18. Nietota Bar
19. Kontynuacja
20. Vertigo Jazz Club & Restaurant

Tarihi Pazar Meydanı

Şehrin en merkezindeki pazar meydanı, trafiğe kapalı Orta Çağ’dan kalma bir meydan. Şehrin pek çok simgesel yapısına ev sahipliği yapıyor. Geleneksel restoranlar, alışveriş noktaları ve pop up etkinliklere denk gelebilirsiniz. Yılbaşı ve Noel vaktiyse kurulan tezgahlar ve oyuncaklarla burası tam bir cümbüş yerine dönüşüyor. Meydanın en güzel yapıları ise lego parçaları gibi renkli ve şekilli cepheleriyle pasta gibi dizili tarihi Wroclaw evleri. Genel olarak Gotik ve Rönesans tarzı detaylar dikkat çekiyor. Aslında çoğu 2. Dünya Savaşı’nda hasar görüp yeniden inşa edilmiş. Bu meydan ve çevresindeki tarihi noktaları derli toplu bir rehberli yürüyüş turu ile gezmenizi çok tavsiye ederiz. Şehrin tarihsel arka planı da böylece kafalarda daha iyi oturuyor. Eski Şehir’de rehberli yürüyüş turu bileti almak için tıklayın. Konum için tıklayın. Haritada 1 numara.

Wroclaw Eski Belediye Binası

Tarihi Pazar Meydanı’ndaki en görkemli yapı olan eski belediye binası şehrin simgesel yapılarından biri. 13. yüzyılda inşa edilmeye başlanmış ve zamanla çeşitlli dönemlerde yeniden inşa edilerek genişletilmiş. Bu yüzden mimari olarak aslında çeşitli dönemlerin izlerini taşıyor. Tarihsel olarak da pek çok olaya da ev sahipliği yaptığından, şehrin kentsel hafızası için de oldukça kıymetli. İçeride şehrin geçmişine ışık tutan pek çok belge, eser ve objeleri sergileyen bir de şehir müzesi bulunuyor. Haftanın her günü gelip ziyaret edebiliyorsunuz. Konum için tıklayın. Haritada 2 numara.

Plac Solny Meydanı

Tarihi Pazar Meydanı’nın çaprazında kalan, ondan daha küçük ama en az onun kadar tarihi bir meydan Plac Solny Meydanı. Aslında Orta Çağ’da bu meydanda tuz ticareti yapılıyormuş, meydanın ismi de buradan geliyor. Şimdilerde geleneksel çiçek pazarına ev sahipliği yapıyor. Ana pazardan daha küçük bir yeni yıl pazarı da burada kuruluyor ve rengarenk tezgahlarla doluyor. Konum için tıklayın. Haritada 3 numara.

Hansel & Gretel Evleri

Tarihi Pazar Meydanı’ın köşesinde iki şeker gibi ev dikkatinizi çekecek. Bunlara halk arasında Hansel ve Gretel evleri deniyor. 15. yüzyılda inşa edilmiş bu iki Orta Çağ evi, şehrin en eski yapılarından kabul ediliyor. Evler ince bir kemerle birbirlerine bağlılar. İki yapının da aslında o meşhur masalla bir bağlantısı yok, birbirinin elini tutan bir abla ve kardeş gibi gözüktüklerinden bir benzetme olarak kullanılıyor. 2. Dünya Savaşı’ndan hasarsız kurtulan evler şehrin simgelerinden biri haline geliyor. Zamanında bu evlerde hemen arka taraftaki Aziz Elizabeth Kilisesi’nin sunaklarıyla ilgilenen rahip yardımcıları yaşıyormuş. Kapısının üzerinde Latince “Ölüm yaşamın kapısıdır.” yazıyor. Şehrin en ünlü fotoğraf duraklarından biri. Evlerin alt katında hediyelik eşya dükkanı var ama iç kısmı ziyarete açık değil. Konum için tıklayın. Haritada 4 numara.

Aziz Elizabeth Kilisesi

Aziz Elizabeth Kilisesi, bölgenin en önemli Katolik kilisesi. Hoş çatı detayları, kulesi ve tuğladan Gotik mimarisi; şehrin dokusuyla uyum içindeki en eski ve büyük güzelliklerden. Burada zaten 12. yüzyıldan beri kilise bulunuyormuş ama mevcut yapı 14. yüzyıldan beri var. Elbette genişletilmiş ve pek çok kez yenilenmiş, güçlendirilmiş. Aziz Elizabeth’e adanmış kilisenin içi dini semboller ve tarihi sahnelerle bezeli duvar resimleriyle dolu. Kilisenin kulesine çıkıp şehri izleyebiliyorsunuz ama bunun için çok fazla merdiven çıkmaya hazırlıklı olmalısınız, tam 307 basamak! Pazar günleri ziyarete kapalı. Pazartesi Salı günleri öğle saatine dek, diğer günlerde 16-17.30 saatlerinde gidebilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 5 numara.

Bridge of Penitents

Bridge of Penitents’i bulmakta zorlanabilirsiniz, yani biz zorlandık çünkü aslında ismi köprü olsa da bu köprü karada değil havada asılı halde duruyor. Bu köprü iki kilise arasında kalan bir manzara köprüsü. İsminin “Tövbe Köprüsü” olarak geçmesinin nedeni ise Orta Çağ’da kadınlara müdahale etmek için uydurulan hurafelerden kaynaklanıyor. Söylentilere göre buradan hep hışırtı ve sesler gelirmiş. Bu hışırtı ve sesler kuleyi temizleyen kadınların ruhlarından geliyormuş. Bu kadınlarsa evlenmek istememiş ya da dizini kırıp sadece çocuklarına bakmamış, evlerinde oturmamış, yemiş içmiş eğlenmişler; bu da onların güya cezalarıymış. Biz de inadına öyleyiz ve evde de yokuz! Haftanın her günü 11-18.00 saatleri arasında ziyaret edebilir ve şehri yukarıdan izleyebilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 6 numara.

Tumski Köprüsü

Tumski Köprüsü şehrin en eski köprülerinden biri ve katedralin de bulunduğu Tumski Adası’nı Oder Nehri üzerinden şehre bağlıyor. Köprü ilk kez 12. yüzyılda inşa edilmiş. Tabii çökmüş, hasara uğramış ve hatta bir sürü insanın boğulmasına sebep olmuş. Şimdiki hali 1800’lerden kalma. Yalnızca yaya köprüsü olarak kullanılıyor. Aşıklar köprüsü olarak da geçiyor. Yakın zamana kadar köprüde pek çok asma aşk kilidi görebiliyormuşsunuz ama ağırlıkları köprüye zarar vermeye başladığından hepsi sökülmüş. Şimdi ise köprüye kilit asmak yasak. Hatta bu yasağa istinaeden birkaç cüce de kondurulmuş ama halen daha geleneği devam ettirip kilit asıp belediyeye iş çıkaranlar yok değil. Konum için tıklayın. Haritada 7 numara.

Vaftizci Yahya Katedrali

Vaftizci Yahya Katedrali 1244-1341 yılları arasında inşa edilmiş görkemli bir katedral. 98 metrelik kocaman iki kulesiyle dikkat çekiyor. Kiliseyi ücretsiz gezebiliyorsunuz ama kulelere çıkmak ücretli. Hemen girişteki ofislerden bilet alabilirsiniz. Kulelerden şehri görmekse elbette hoş bir deneyim. Kule çıkışında asansör bulunuyor. Konum için tıklayın. Haritada 8 numara.

Wroclaw Universitesi Aula Leopoldina

Hemen nehrin kenarında, pencere, çatı ve kulemsi detaylarıyla uzanan, 1700’lerden kalma tarihi Wroclaw Üniversitesi içinde yer alan bir konferans salonu ama öyle sıradan olanlardan değil. İşlemeli ahşap bir kapıdan başka bir dünyaya açılıyor gibi. Ana binadaki en büyük ve temsili salon. İç mimarisi tamamıyla Barok tarzda. Her yerde tablolar, heykeller ve kemerler yer alıyor. Doğu Avrupa’nın en önemli Barok temsillerinden biri, sanat eserleriyle dolu gerçek bir müze sahiden. Başınızı yere indirtmiyor! Çarşamba günleri ise ziyarete kapalı. Konum için tıklayın. Haritada 9 numara.

Wroclaw Universitesi Matematik Kulesi

Wroclaw Üniversitesi içindeki ikinci görülmesi gereken yer de Matematik Kulesi. Bu gözlem kulesinin içinde nostaljik matematiksel araçları ve astronomik gözlem aletlerini inceleyebilirsiniz. Astronomik Kule’ye çıkmak içinse öyle çok fazla ve dar merdivenler yok, rahatça çıkabilirsiniz. 42 metre yükseklikte bu alandan Eski Şehri de izleyebilirsiniz. Çarşamba günleri kapalı, diğer günlerde 16.00’ya dek uğrayabilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 10 numara.

Wroclaw Botanik Bahçesi

Wroclaw Katedrali’nin kompleksi haline gelen, üniversiteyle aynı zamanda açılmış olan botanik bahçe; şu an 7.4 hektarlık bir alan ve içinde 7500’den fazla bitki türü barındırıyor. Üniversiteyle aynı zamanda açılmasından anlayacağınız gibi koruma altında olan bahçenin tarihi hayli eski. Savaş döneminde bahçe, yıkımdan nasibini almış ve hayli tahrip olmuşsa da bugün bu halini alabilmiş. Şehrin tarihi yapısının içinde yemyeşil kocaman bir nefes alanı. Bahçeyi yalnızca hafta sonları 09-16.30 saatlerinde ziyaret edebiliyorsunuz. Konum için tıklayın. Haritada 11 numara.

Wroclaw Ulusal Müzesi

Wroclaw Ulusal Müzesi, Orta Çağ’dan günümüze kadar resim, çizim, baskı, heykel ve fotoğrafların bulunduğu 120 binden fazla eseri barındırıyor. 20. yüzyıl Polonyalı sanatçıların eserlerini sergileyen en önemli müzelerden de biri. Dış mimarisi oldukça güzel, eski adıyla Kraliyet Hükümet Binası olarak da anılıyor. Müze pazartesileri kapalı, hafta sonu 17.00 ve hafta içi 16.00’ya dek ziyarete açık. Konum için tıklayın. Haritada 12 numara.

Hala Targowa

Şehrin meşhur kapalı pazarı. İçinde cafelerden sebze meyve satan tezgahlara, çiçekçilerden bir Türk ürünleri dükkanına çok çeşitli alışveriş noktaları var. Alışveriş yapmayacak da olsanız bir içinden geçip gitmeyi ihmal etmeyin deriz. Konum için tıklayın. Haritada 13 numara.

Jatki Sanat Sokağı & Katledilen Hayvanlar Anıtı

Şehrin arka sokaklarında güzel bir yürüyüşe çıkmışsanız bu sanat sokağından geçmenizi tavsiye ederiz. Orta Çağ’da kasaplarla dolu bu sokakta şimdilerde çok sayıda galeri bulunuyor. Sokakta el sanatlarına dair tezgahlar ve hediyelik eşya dükkanları bulunuyor. Sokağın sonunda da bir heykel topluluğu dikkatinizi çekecek. Bunca kasabın içinde bu kadar hayvan ne arıyor diyebilirsiniz. “Katledilen Hayvanlar Anıtı” olarak anılan bu eser, Polonyalı heykeltraş Andrzej Jarodzki tarafından yapılmış. Vegan aktivizmi için oldukça önemli olan bu temsil, gören herkesi yedikleri hakkında bir sorgulama yapmaya teşvik ediyor elbette. Konum için tıklayın. Haritada 14 numara.

Kantor Sandalyesi Heykeli

Dediğimiz gibi Wroclaw çok heykelsever bir şehir. O yüzden Wroclaw Üniversitesi Sanat Fakültesi’nin önünde yer alan devasa bir sandalye görürseniz de şaşırmayın. Bu sandalye enstalasyonu, 20. yüzyılın önemli tiyatro figürlerinden Tadeusz Kantor’un anısına 2011’de heykeltraş Jerzy Kalina tarafından yapılmış. Tadeusz Kantor, Polonya tiyatrosu için yenilikçi ve önemli sanatçılardan biri. Kendine özgü, şiirsel bir dili olan yönetmen, genellikle metafizik ve ölüm gibi konuları işlemiş. Anlamsız görünen bu heykelse, onun sanatı adına bir temsil. Tüm bu anlamsal derinliğinin yanında basit ve kocaman bir sandalye; siz de altında Wroclaw cücelerinden birisiniz sanki. Konum için tıklayın. Haritada 15 numara.

The Passage Heykeli

Kaldırımın içinden çıkıp yürüyor gibi görünen bu anonim insan topluluğu heykeli, yine Polonyalı ünlü heykeltraş Jerzy Kalina’ya ait. Kimi bir şey taşıyor, kiminin eli kolu dolu, kimi köpeğini gezdiriyor, kimi çocuk, kimi yaşlı, kimi işçi derken farklı hallerde bu insan imgeleri; şehrin içindeki akışı simgeliyor. Aslında şehirde takılırken farklı yansımalar görüyor gibi oluyorsunuz. Bazıları yerin altından çıkıyor gibi görünüyor. Bunun da Nazi Almanyası döneminde yerin altında saklanan, kanalizasyonda gizlenen insanlara ithafen yapıldığı düşünülüyorsa gerçekliği nedir bilmiyoruz. Konum için tıklayın. Haritada 16 numara.

Galeria Neon Side & Ruska 46

Galeria Neon Side, oldukça ünlü bir sokak. Bu kocaman açık hava galerisinde bir sürü neon tabela ve duvar resimleriyle beraber yürüyorsunuz. Her yerde sergi ve sanatsal etkinlikler bulunuyor. Kafe ve barlarıyla da sohbet edip sosyalleşebileceğiniz bir alan. Burası şehrin en dinamik, sanatsal ve kalabalık yerlerinden biri. Hava karardıktan sonra dokusu ve sosyalliği elbette kendini daha iyi gösteriyor. Ruska 46 ise bu sokakta, pek çok kültürel organizasyonu bir araya getiren, kolektif bir üretim alanı. Konum için tıklayın. Haritada 17 numara.

Nicolaus Copernicus Park

Nicolaus Copernicus Park bir şehir parkı. Hoş peyzajı ile yürüyüş yapmak için keyifli. İçinde minik bir atlıkarınca bulunuyor bu yüzden çocukların da favorisi. Cüce avındaysanız burada bazılarına rastlayacaksınız. Hem minikler hem büyükler için yeşil, dinlendirici bir açık hava alanı. Konum için tıklayın. Haritada 18 numara.

Wroclaw’da Yeme-İçme

Restauracja Piwnica Swidnicka

Restauracja Piwnica Świdnicka, 1273 tarihi ile Avrupa’nın en eski restoranı olarak geçiyor. Eski Belediye Binası’nın alt kısmında kalıyor. Geleneksel Polonya mutfağı üzerine kurulu bir menüsü var. Böyle eski bir restoran oduğu için klasik bir dizayn beklemeyin, dekorasyonu oldukça modern tercih edilmiş. Eğer iç kısımda güzel bir akşam yemeği istiyorsanız geçerken uğranacak bir yer değil, rezervasyon yapmanız şart. Haftanın her günü 02.00’ye dek açıklar. Açılış saati ise 10-12.00 arasında hafta içi ve sonuna göre değişiklik gösteriyor. Giriş kapısındaki kadın ve erkek figürünün esprili bir hikayesi de var. Erkek eve bu restorandan sarhoş dönüyor, kadın da onu eli belinde paylamak için bekliyor. Konum için tıklayın. Haritada 1 numara.

Jolie – Brasserie Cafe

Jolie Brasserie Cafe, hoş bir brunch restoranı. Egg’s Benedict’ler, yumurta çeşitleri, sosisler, kuru etler, süprizli sandviçleriyle keyifli bir yer. Güne güçlü bir kahvaltı ile başlamak için şehirdeki doğru yerlerden. Bizim şehirde en keyif aldığımız duraklardan oldu. Konum için tıklayın. Haritada 2 numara.

Karavan KRVN

Karavan KRVN, Neon Galeri taraflarında kalan bir kafe bar seçeneği. Dilerseniz tost ve atıştırmalıklarla brunch yapabilir ya da hamburger ve makarna gibi atıştırmalıklar bulabilirsiniz. Hem iç hem dış oturma alanı var. Konum için tıklayın. Haritada 3 numara.

Whiskey In The Jar

Whiskey in the Jar ismi sevenlerine hemen Metallica’yı anımsatmıştır elbette. Aslında mekanın konsepti de biraz metalvari. Karanlık duvarlar ve kırmızı led döşemeler dikkat çekiyor. Büyük bir barı bulunuyor. Tam da klasik bir rock bar gibi. Menüsündeki en sevilen seçenekler etleri. Haftanın her günü geç saate dek açıklar. Konum için tıklayın. Haritada 4 numara.

Klubokawiarnia Mleczarnia

Yemyeşil ve çok güzel bir verandaya sahip Klubokawiarnia Mleczarnia, vintage ortamları severlerin gönlünü alıyor. İçerde her şey, masadaki dantellere yahut kahve fincanlarınıza kadar dönem eşyalarından. Oldukça sıcak bir atmosferi var. Sıcak çikolata veya kahve için uğranabilir. Kekleri de hiç fena değil. Konum için tıklayın. Haritada 5 numara.

HALA Swiebodzki

HALA Świebodzki, bir istasyon binasıyken yemek alanına dönüştürülmüş. Dünya mutfağına dair birden çok işletme var. Dışarda ortak alanlarda oturabiliyor, tek bir alanda çeşitli mutfak deneyimleri edinebiliyorsunuz. Sosyalleşmek ve bir şeyler tatmak için ideal. Haftanın her günü açık. Bizdeki bomontiada veya dekk gibi. Sinema günleri veya ikinci el kıyafet pazarı gibi etkinliklerin de olduğu bir hub. Instagram‘dan güncel etkinliklere bakabilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 6 numara.

Chmiel Kawe

Chmiel Kawę, ahşap ve yeşil tonlarıyla sakin bir kahve dükkanı. Cam vitrinlerde taze tatlı ve atıştırmalıklar bulabiliyorsunuz. Çalışmak için de ideal bir ortamı var. Kahve çeşitliliği açısından da tatmin ediyor. Pazartesileri kapalı ama diğer günlerde 10-20.00 saatleri arasında uğrayabilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 7 numara.

Literatka

Literatka ana meydanda, duvarları kitap dolusu raflarla, sakin bir kitap kafe gibi görünse de sıcak renkler, deri koltuklar, ahşap sandalyeler ile döşeli nostaljik bir barı da olan bir cafe/bar. Konum için tıklayın. Haritada 8 numara.

Vinyl Cafe

Vinyl Cafe, günlük tazecik tatlılar yiyebileceğiniz bir kahve kafe. Chessecake herkeslerin favorisi. Konsept bir yer diyebiliriz, kırmızı duvarlar ve nostaljik eşyalarla çevrili. Müzik de aynı nostaljiyi destekler nitelikte pikaptan çalınıyor, plak çeşitliliğine de göz atabiliyorsunuz. Çok büyük olmasa da dış oturma alanı bulunuyor. Açılış her sabah 10.00’da, kapanış saati ise gece yarısı ama hafta sonu biraz daha uzuyor. Konum için tıklayın. Haritada 9 numara.

Gniazdo

Gniazdo, kahvaltı ve kahve için bir alternatif. Kahvenizin yanına kek ve cheesecakeler bulabilirsiniz. Brunch seçenekleri de çeşitli. Vegan ve vejetaryenler de ihmal edilmemiş. Konum için tıklayın. Haritada 10 numara.

Młoda Polska Bistro

Młoda Polska bistro, hoş iç dizaynı olan ve Polonya mutfağından seçenekler servis eden bir bistro. Genelde kalabalık ve biraz gürültülü bir yer. Restoran menüsü geniş, sunumlar da hoş. Menü değişiklik gösterse de vegan vejetaryen seçenekler bol. İster barda ister masalarda yemeğinizi yiyebiliyorsunuz. Konum için tıklayın. Haritada 11 numara.

Szynkarnia

Szynkarnia, aslında ne ararsanız var gibi bir yer. İster kahvaltı yapabilir ister yerel yemeklerle öğle yemeğine bağlayabilirsiniz. Bizce barda oturması ayrı keyifli ve sosyalleşmek adına da dinamik bir yer. Konum için tıklayın. Haritada 12 numara.

Paloma Coffee

Paloma Coffee ister bilgiayarınızı açıp kahvaltınızı yapabileceğiniz isterseniz de akşam sakinliğini değerlendirebileceğiniz bir mekan. İç ve dış mekanının olması ve dış mekanın geniş sokağa bakması keyifli. Öğle saatlerinde kalabalık olabiliyor. Konum için tıklayın. Haritada 13 numara.

Cocofli – Books Art Cafe Wine Bar

Cocofli – books art cafe wine bar hem bir kitap cafe hem de bir şarap barı. Kurcalayabileceğiniz bir de kitaplığı da var. Haftanın her günü 10.00’da açılıyor. Kapanış 23.00’de ama hafta sonu gece yarısını buluyor. Konum için tıklayın. Haritada 14 numara.

Iggy Pizza

Iggy Pizza, şehrin en popüler pizza dükkanı. Pizzaları Napoli usülü yani kenarları leopar desenli ve içi sulu sulu. Odun ateşinde pofuduk pofuduk pizzalar pişiriyorlar. Genelde kalabalık oluyor ve kapısında sıra olabiliyor. Konum için tıklayın. Haritada 15 numara.

Ale Browar

Şehrin sevilen pizzcılarından. Dışarıdaki masalarını kapmaya bakın. Pizzalara ek olarak taco gibi atıştırmalıklar var. Haftanın hr günü 14.00’te açılıyor kapanış gece yarısı, cuma cumartesi ise 02.00’yi buluyor. Konum için tıklayın. Haritada 16 numara.

Wroclawska

Wroclawska, klasik bir Polonya restoranı. Yemekler geleneksel ve değişiklik gösteriyor. İster barda oturun ister cam vitrinin önünde yemek yerken insanları izleyin, size kalmış. Haftanın her günü açıklar ama saatler günlere göre değşiklik gösterebiliyor. Konum için tıklayın. Haritada 17 numara.

Nietota Bar

Nietota Bar, kendine özgü ambiyansında farklı bir bar. Loş ışıklar, koyu ahşap renk maslar ve hoş tavan detayı karakteristik. Mekanın bir de sahnesi var; bazen etkinlikler olabiliyor bazense doğaçlama performanslar. İster barda ister masalarda oturabilirsiniz. Pazar günleri kapalı, diğer günlerde açılış 18.00’de. Kapanış saati ise Cuma cumartesileri 04.00’ü buluyor. Konum için tıklayın. Haritada 18 numara.

Kontynuacja

Nostaljik ahşap detaylı iç mekanı ve modern bir dış avlusu olan bir bar. Aperatif bir şeyler isterseniz atıştırmalıklar da var. Cumartesi, pazar açılış saati 12.00’de ve diğer günler 16.00’da. Hafta içi gece yarısı kapanıyor, Cuma cumartesi kapanış 02.00’de ve Pazar günleri daha erken 22.00’de kapatıyorlar. Konum için tıklayın. Haritada 19 numara.

Vertigo Jazz Club & Restaurant

Vertigo Jazz Club & Restaurant, klasik bir jaz club havasında. Ahşap sandalyeler, loş ortam, oval bir sahne ve bir sürü masa… Caz severler için uğraması keyifli çünkü canlı performanslarda ortam bir başka olabiliyor. Bir performans mekanı olduğu için programa bakmayı ve rezervasyonu ihmal etmeyin. Konum için tıklayın. Haritada 20 numara.