Kars sokakları adeta yabancı bir filmin setlerinden fırlamış gibi. 40 yıl şehre hakim olan Ruslar şiir gibi yapılar inşa etmişler. Baltık mimarisinin içinde affallıyor, burası da mı Türkiye diyorsunuz. Ayrıca Selçuklu’su, Ermeni’si, Rum’u, Türk’ü, hepsi bi şehrin çehresinde derin izler bırakmış.
Balat’ta her köşebaşi, her cumbalı Balat ev, samimi ve ilgili işletmecilerin işlettiği, şirin konsept cafeler, kahvaltıcılar, 3. dalga kahveciler, modern antikacılar, vintage dükkanları ile dolu. Her biri ayrı tatlı, insan bir güne sığdıramıyor.
Atatürk Arboretumu İstanbul’da yemyeşil bir vaha. O kadar fotojenik ki düğün fotogafçısı, dizi seti eksik olmuyor. Kalabalıklardan burada da kaçış yok ama en azından mangal dumanı ve futbol oynayan dayılardan kaçabileceğiniz yemyeşil bir park.
Her Bodrum çıkartmasının iki önemli kısmı vardır; biri deniz, diğeri de homini gırtlak. Cennet koyları Bodrum Plajları yazımızda paylaşarak dolca vita bir Bodrum’un ilk aşamasını tamamlamıştık. Sıra insana yaşamak ne güzel dedirten sofralarda.
Bir Marmara şehri olan Kocaeli’nin kafası fazlasıyla karışık: Denizi kendini Ege, ormanları da Karadeniz’de sanıyor. 🙂 Şehirli sendromları sifonlamaya birebir olduğunu düşündüğümüz doğa kaçamaklarını derledik.
Trekking sevenler buraya! Sizin için güzel bir önerimiz var. Likya yolunun bir benzeri olan harika manzaralı Karia Yolu keşfedilmeyi bekliyor. Karia yolu Muğla ve Aydın illerini kapsayan 820 kilomtrelik bir trekking rotası ve 4 etaptan oluşuyor.
90’larda milletin şezlong sefasını kaçırdığımız toplarla sabote eden eski Bodrum bebeleri olarak, kendi aramızda “Bodrum çok bozdu” demeye hak görsek de, işin doğrusu; eğer birisi Bodrum’a burun kıvırıyorsa, ya yer seçimleri ya da zamanlaması yanlıştır. O zaman işte doğru adresler.
Kars’ın kaşarı, graveri, balı, ketesi ve kazı pek meşhur, ama ismi duyulmamış bir sürü leziz yemeği de var: Hangel’inden evelik çorbası’na, ısırgan otu çorbası’ndan acem kavurmasına, umaç, ekmek aşı, bozbaş, gafil konak tatlısı, piti, haşıl… Karın gurultuları içinde, acı çekerek yazıyoruz
Cevat Şakir ile başlayan Bodrum’a sanat göçü Sertab Erener, Nejat İşler gibi bir sürü sanatçıyla hala devam ediyor. İnsan Bodrum’dan ne sanat beşiği olur diyor ama açıkçası Bodrum etkinlikleri ya çanak çömlek, ya da cıztak cıztak. 😀